Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak, "İktidar, itibarını 301 madenci ile yerin altına gömdü." dedi. Ak Saray ve Mescid-i Aksa üzerinden de hükümete yüklenen Kamalak, Ortadoğu ’nun bugünkü durumundan hükümeti sorumlu tuttu.Tokat Atatürk Kültür Sarayı'nda yapılan SP'nin 5. il kongresine çok sayıda partili katıldı. Parti çalışmaları ve hesaplarının açıklanmasının ardından kürsüye gelen SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak, konuşmasına yeni yapılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın maliyetini eleştirerek başladı. Kamalak, "Hükümet, yapılan bina ile dik durmaya onurlu bir duruş sergilemeye çalışıyor fakat bunların örnekleri tarihimizde çoktur. Saraylar yapılabilir, ama tarihimize baktığımızda biz saraylara ne zaman önem vermişiz; itibar kaybederken, devlet çökerken, Osmanlı yıkılırken..." dedi. Hükümetin son dönemde yaptığı çalışmalar ile bütün onurunu kaybettiğini ifade eden Kamalak, "Bina yaparak onur kazanılmaz. Binalar ihtiyaç olabilir fakat gösteriş için yapılmaz. Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız Türkiye'nin itibarindan bahsediyor. Türkiye'nin itibari Soma ’da 301 madenci ile Ermenek'te madencilerle gömüldü. Soma'da gömüldü. Isparta'da üniversite harç parasını kazanmak için elma bahçelerine giderken 16'sı kadın olmak üzere can veren 18 işçimizle beraber gömüldü. Tarihimize baktığımızda biz saraylara ne zaman önem vermişiz? İtibar kaybederken, devlet çökerken, Osmanlı yıkılırken. Nasıl olmuş o? Bakıyoruz devletin ihtişamlı dönemlerinde komutanlar, padişahlar, sultanlar cephede. Altı asırlık sürenin 500 yıllık döneminde sadece Dolmabahçe Sarayı yapılmış, oldukça mütevazi. Ama yıkıma doğru gidildiğinde, imparatorluk çökerken üstelik dış borçlarla Dolmabahçe Sarayları yapılmış. Şimdi bakıyoruz, borç 650-700 milyar dolara çıkmış kamu borcu fakat ihtişamlı Saraylar yapılıyor." sözlerini kaydetti.İsrail askerinin Mescid-i Aksa ’ya girmesi ile ilgili de konuşan Kamalak, şu an İsrail ’e dur diyecek bir güç olmadığını belirterek şöyle konuştu: "İsrail ’in hedefi nedir? Büyük İsrail devletini kurmaktır. Adım adım ilerliyor. 1896 yılında birinci Siyonist komitede almış olduğu karar uygulanıyor. Bu sebeple 1996 yılında koalisyon hükümeti biçiminde de olsa iktidara gelir gelmez İsrail ’i ve küresel emperyalizmi durduracak olan tedbirleri biz almıştık. D-8'ler, küresel emperyalizmi bu durumu bildiği için içerideki iktidar düşkünü makam sevdalısı gafillerle işbirliği yaparak milli görüşün yolunu kestiler. Dövünmek bir şeye yaramıyor. Şu an İsrail ’in etrafı boşaltıldı. Irak yerle bir edildi. Aziz milletimizin desteklediği iktidar nerede yer aldı? Küresel emperyalizmin yanında. Libya yerle bir edildi, Kaddafi linç edildi. Kimin işine yaradı bu peki, tabiî ki İsrail ’in. İşte Mescid-i Aksa'ya giden necis ayakların yolu böyle açıldı. Suriye de ateşin içine atıldı. Ortadoğu kan ağlar hale geldi. Küresel güçler adım adım hedeflerine yaklaşmakta. Ortadoğu haritası adım adım şekillenmekte ve buna engel olacak kimse şu an yoktur."