Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 59 ilde 15 Bölge Kan Merkezi ile hizmet veren Kızılayın, 2011 yılında Türkiye'nin kan ihtiyacının yüzde 75'ini karşılayacak seviyeye ulaştığını belirterek, ''İnşallah 2012 yılı sonu hedefi, ülkemizin yıllık ihtiyacı olan 1 milyon 800 bin ünite kanın tamamını karşılamak. Kızılayımızın bu hedefe ulaşacağını da görüyorum, buna inanıyorum'' dedi.
     Erdoğan, Türk Kızılayı Ege Kan Merkezinin açılışında yaptığı konuşmada, merkezin İzmir'e ve bölge illere hayırlı olmasını diledi. Kanın tek kaynağının insan olduğunu, geçmişte kan bağışı konusunda yeterli hassasiyetin oluşmadığını, yeterli altyapının olmadığı için büyük sıkıntılar yaşandığını anlatan Başbakan Erdoğan, Sağlık Bakanlığının reformları, Kızılay'ın gayretleriyle kan bağışı temini noktasında Türkiye'nin, artık bugün çok farklı bir konuma yükseldiğini kaydetti. 2004'te 300 bin ünite civarında olan kan bağışının, geçen yıl 1 milyon üniteyi aştığını dile getiren Erdoğan, ''59 ilde, 15 bölge kan merkeziyle hizmet veren Kızılay'ımız 2011 yılında ülkemizin kan ihtiyacının yüzde 75'ini karşılayacak seviyeye ulaştı. İnşallah 2012 yılı sonu hedefi, ülkemizin yıllık ihtiyacı olan 1 milyon 800 bin ünite kanın tamamını karşılamak. Kızılayımızın bu hedefe ulaşacağını da görüyorum, buna inanıyorum'' diye konuştu.
     Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
     ''Sevgili İzmirliler, biz köklü bir tarihin, köklü bir medeniyetin, zengin bir kültürün mensuplarıyız. Her zaman söylüyorum, bize küçük düşünmek yakışmaz, biz küçük düşünemeyiz. Küçük hedeflerle yetinemeyiz. İçimize kapanıp kalamayız. 8 yıl önce önümüze çok büyük hedefler koyduk. O gün bu hedeflere, 'Hayal' diyenler çıktı. 'Bu hedeflere ulaşılamaz' dediler, 'Bunlar rüya görüyor' dediler ama biz azmettik, kararlı davrandık, gece demedik, gündüz demedik, çalıştık ve 8 yılın sonunda hayal gibi görünen tüm o hedeflere yaklaştık. O hedeflerin birçoğunu şu an itibarıyla yakaladık. Burada şunu görmemiz gerekiyor, biz bir yandan Hakkari'nin, Iğdır'ın, Van'ın, Ağrı'nın, Çankırı'nın, Yozgat'ın köylerine kadar su sorunuyla ilgilenirken, aynı zamanda dünyanın en ücra köşelerine ulaşmanın mücadelesini veriyoruz.''
     Mikro politikalara yoğunlaşırken, makro politikaları asla ıskalamadıklarını, Türkiye'nin her alanda büyümesinin mücadelesi içinde olduklarını kaydeden Başbakan Erdoğan, Türkiye'yi ekonomisiyle dış politikasıyla demokrasisiyle büyütmenin mücadelesi içinde olduklarını bildirdi. Türkiye'yi 81 vilayetiyle büyütmenin mücadelesi içinde olduklarını dile getiren Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
     ''Bakın, 8 yıl önce Ankara'dan başını uzatamayan bir Türkiye vardı. 8 yıl önce Ankara'nın ötesinde dertleri bilmeyen, sıkıntıları dinlemeyen, feryatları duymayan bir Türkiye vardı. 8 yıl önce yanı başındaki, hemen yanı başındaki depreme ulaşamayan bir Türkiye vardı. Bugün Melbourne'deki, Toronto'daki vatandaşına, Kosova'daki kardeşine, Almanya'daki akrabalarına ulaşan, onların dertlerini dinleyen bir Türkiye var. Bugün artık Libya'daki 30 bine yakın işçisini her hangi bir sıkıntıya düçar olmadan tahliye edebilen bir Türkiye var. 'Siz kendi işçilerinizi tahliye ettiniz, bizim vatandaşımızı da tahliye eder misiniz?' diyen 40 ülkeden 10 bine yakın insanı tahliye eden bir Türkiye var.
     Artık gündemi belirlenen bir Türkiye yok, dünyada gündem belirleyen bir Türkiye var. Sadece şu Libya'dan 822 Suriye vatandaşını tahliye ettik. 130'un üzerinde bebek ve çocuk ile bazı hamile kadınlar da bunların içindeydi. Suriye'nin Ankara Büyükelçisi, önceki gün açıklama yapıyor, 'Türk yetkililer mükemmel bir iş çıkardılar'. Libya'daki Suriye ve Türk vatandaşlarının ihtiyaçlarını karşılamak için elimizden gelenin en iyisini yaptık. Burada ve Suriye'de bir takımmış gibi çalıştık. 'Suriye hükümeti ve halkı adına kalpten teşekkür ediyorum' diyor. İşte Türkiye bu.''
     Başbakan Erdoğan, konuşması sırasında ikindi ezanının okunması üzerine bir süre ezanının bitmesini bekledi.
     (RMZ-MV-KAK)