Yurt Haberleri Müdürlüğü - Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Mersin, zengin tarihi ve kültürel mirası ile doğal güzelliklerinin yanı sıra tertemiz deniziyle de tatilcilere kucak açıyor.
Yaklaşık 9 bin yıllık geçmişe tanıklık eden Mersin, 321 kilometrelik sahil şeridiyle tatilcilere çeşitli güzellikleri de tattırma imkanına sahip. Camiler ve kiliselerin bir arada bulunduğu, farklı dinlerden insanların cenazelerinin yan yana defnedildiği şehir mezarlığıyla Mersin, ''Hoşgörü Kenti'' unvanını hak ediyor.
Zengin içeriği bulunan, hatta birçok eserin yer sıkıntısı dolayısıyla sergilenemediği Kent Müzesi, tarihe tanıklık etmek isteyenler için önemli bir gezi noktası. Tarihi dokuları yerinde görmek isteyenler için de Mezitli ilçesindeki çok sayıda sütunun yüzlerce yıl ayakta kaldığı Soloi Pompeiopolis antik kenti gidilmesi gereken yerlerden.
Yazın sıcak merkeze 44 kilometre uzaklıktaki Çağlarca köyü, şelalesi ve alabalık tesisleri serinlemek isteyenlerin gidebileceği mekanların başında geliyor. Özellikle Arap turistlerin tercih ettiği köye gelenler, yörede üretimi yaygınlaşan kiviyi de ağacından kopararak tatma imkanı buluyor.
Doğusundan batısına kadar her yeri tarih kokan Mersin'in Tarsus ilçesi ''inanç turizmi'' açısından önemli bir potansiyeli de bünyesinde barındırıyor.
Papa 16. Benediktus tarafından 2008 yılında ''Saint Paul Yılı'' ilan edilmesiyle adını daha çok duyuran, Hz. İsa'nın 12 havarisinden biri St. Paul'un yaşadığı yer olan ve Vatikan'ın ''hac'' yeri kabul ettiği Tarsus, dünyanın dört bir yanından gelenlerin ilgi odağı haline geldi.
St. Paul'un evi ve kuyusu ile St. Paul Anıt Müzesi'nin bulunduğu Tarsus, Müslümanlar için de önemli merkezlerden biri olarak kabul ediliyor.
Danyal Peygamber'in makamının bulunduğu Makamı Şerif Camisi ve Danyal Peygamber Kabri, ilçede görülmesi gereken yerlerin başında geliyor.
Rivayete göre, MS 2. yüzyıl başlarında dönemin hükümdarı Dakyanus'un zulmünden kaçan Yemliha, Mekselina, Mislina, Mernuş, Dekarnuş, Sazenuş, Kafetaltayuş ve köpekleri Kıtmir'in sığındıkları ve 309 yıl uyuduklarına inanılan Eshab-ı Kehf Mağarası da, Dedeler köyünde bulunuyor. Halk arasında ''Yedi Uyurlar'' olarak bilinen mağara, ziyaret edilecek önemli yerlerden.
Mersin'in batısında yer alan Erdemli ve Silifke ilçeleri ise günümüze kadar ayakta kalabilen çok sayıda tarihi eserin yanı sıra denizi ve doğal güzellikleriyle dikkati çekiyor.

-KAPLUMBAĞALARLA DENİZ KEYFİ-

Sahil yolu boyunca ve iç kesimlerde görülmeye değer yerlerin başında, Erdemli'ye bağlı beldeye adını veren, deniz içindeki adacık üzerine kurulu Kızkalesi geliyor.
Toroslar'da sıkça rastlanan doğal çukurların en büyüklerinden biri olarak nitelenen obruğun yanında kurulan ve ilk çağlardan beri kutsal işlev gördüğü sanılan Kanlıdivane antik kentinin de görülmesi gerekir.
Türk hakimiyetine girdikten sonra Türkmen aşiretlerinin kışlak olarak kullandığı ''Kanlıdivane''nin adının, Türkmen aşiretlerinde zaman zaman toplanıp kararlar aldıkları yerlere divan denildiği ve obruk içindeki kayalık ve harabelerin kan gibi kırmızı renkte olmasıyla ilgili olduğu ileri sürülüyor. Halk arasında ise suçluların obruk içine bırakılıp arslanlara parçalatılmasından dolayı bu adı aldığı söylentisi yaygın.
Erdemli ilçesine bağlı Limonlu beldesine 10 kilometrelik mesafede, sarp yoldan Toroslar'a doğru gidilerek ulaşılan Kayacık Vadisi, sık ağaç yapısı, buz gibi akan çayı ve kuş sesleriyle doğayla baş başa kalmak isteyenler için adeta ''saklı cennet''...
Merkeze yaklaşık 45 kilometre uzaklıktaki vadi, zorlu yol koşullarına karşın ayağını buz gibi suya uzatarak keyif yapmak isteyenlere, gürültüden uzak serin bir ortam sunuyor.
Erdemli'den Silifke'ye giderken sıcaktan bunalanlarsa, çok sayıda halk plajından birinde denize girerek serinleyebilir. Özellikle Akyar denilen kesimde, kayalıklardan denize karışan soğuk su, yüzerken insanlara ayrı bir keyif sunuyor.
Silifke sınırlarındaki ''Cennet-Cehennem'' de ziyaretçilerini bekliyor. Sahile yakın mesafede bulunan ve kayalara oyulmuş yaklaşık 450 basamakla dibine ulaşılan Cennet çukuruna inip çıkmak 1 saati buluyor. Burayı görmek için inip-çıkanlar yürüyüş sonunda çevrede bulanan restoranlardan köpüklü ayranını içerek, hem susuzluklarını giderebilir hem de yorgunluklarını atabilir. Bu obruklara yakın mesafede bulunan ve havasının astımlılara iyi geldiğine inanılan ''Astım-Dilek Mağarası'', özellikle hastalar ve geleceğe yönelik beklenti için dilek dilemek isteyenler tarafından tercih ediliyor.
Silifke'den daha iç bölgelere doğru yolculuğu göze alanlar Uzunburç beldesindeki Uzuncaburç antik kentini görebilir. Antalya'daki Side antik kenti kadar zengin tarihi dokuya sahip olmasına karşın, tanıtım eksikliği nedeniyle pek bilinmeyen ve Mersin'in ''Side''si olarak nitelendirilen bölge, sütunlu caddesi, tiyatrosu, Helenistik anıt mezarları, tören kapısı, tapınakları ve kulesiyle önemli tarihi mekanlardan.
Aydıncık ve Bozyazı ilçelerinden geçilerek ulaşılan Anamur'da, Ören beldesindeki birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Anemurium antik kenti, geniş bir alana yayılan tarihi kalıntıların yanı sıra deniziyle de ziyaret edilmesi gereken yerlerden. Antik kent, dağlık alana yayılan nekropol, su kemerleri, tiyatro, odeon, hamam ve mozaiklerin bulunduğu tarihi kalıntıların yanı sıra tertemiz deniziyle de ilgi çekiyor.
Bu 3 ilçede denize girmek isteyenler, sıklıkla deniz temizliğin göstergesi olarak nitelendirilen deniz kaplumbağası caretta carettaların yuvalarıyla karşılaşması muhtemel. Denize girildiğinde renkli balıkların çıplak gözle dahi görülebildiği bu coğrafyada, deniz kaplumbağalarının yüzerken görülmesi ise bazı şanslı tatilcilere nasip oluyor.

-HATAY-

Tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra cami, kilise ve havranın aynı sokak içerisinde yer aldığı Hatay, yaylaları, denizi, kaplıcaları ve inanç turizmiyle ve birbirinden güzel lezzetleriyle de tatil yapmak isteyenlere farklı seçenekler sunuyor.
Farklı dine inananların bir arada barış, huzur ve kardeşlik içerisinde yaşadığı Hatay, alternatif turizm seçenekleriyle de turistlerin ilgisini çekecek unsurları barındırıyor.
Katolik, Ortodoks kiliselerinin yanı sıra Reyhanlı yolu üzerinde Habib-i Neccar Dağı eteklerinde bulunan ve 13 metre uzunluğu, 9,5 genişliği ve 7 metre yüksekliğiyle St. Pierre Kilisesi görülmesi gereken en önemli yerler arasında bulunuyor.
Vatikan tarafından Hristiyanlar için hac yeri olarak ilan edilen ve Hz. İsa'ya inananlara ilk kez ''Hristiyan'' adının verildiği St. Pierre Mağara Kilisesi, yerli ve yabancı turistlerin ilgi gösterdiği önemli yerler arasında yer alıyor.
Yüzyıllardır çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan Hatay'ın tarihi zenginliğini görmek isteyenler, Cumhuriyet alanında kurulu bulunan ve taban mozaiği zenginliği açısından dünyanın ikinci müzesi konumunda olan Arkeoloji Müzesini ziyaret edebilir. Mozaiklerin yanı sıra lahit ve heykellerle kentte yapılan kazılarda çıkarılan birbirinden değerli eserlerin yer aldığı müzede, adeta tarihe bir yolculuk yapılabilir.
Roma İmparatorluğu döneminde ilk ışıklandırılmış cadde olan Kurtuluş Caddesi üzerinde yer alan, o dönemde kilise olarak yapılan, daha sonra camiye dönüştürülen Habib-i Neccar Camisi, ilk Hristiyanların mezarlarını barındırması nedeniyle dinler arası hoşgörünün bir simgesi olarak kentte görülmeden geçilemeyecek yerlerden.
Samandağ ilçesinde bunun ve MS 1. yüzyılda dağdan gelen sel sularını yönlendirerek, limanın dolmasını ve yerleşim yerlerinin su basmasını önlemek amacıyla Roma İmparatoru Vespasianus ile Titus'un, bin tutsağa 10 yılda yaptırdığı Titus Tüneli görülmesi gereken önemli yerlerden biri.
Yaklaşık 130 metresi kapalı, toplam bin 380 metre uzunluğunda, 7 metre yüksekliği ve 6 metre genişliğiyle büyük ilgi çeken tünel, yerli ve yabancı turistlerin önemli uğrak yeri.
Tünele yakın bir yerde bulunan ve yine Roma İmparatorluğu döneminde yapılan ve çok sayıda kayanın oyulmasıyla meydana gelen Beşikli Mağara da kentin önemli tarihi eserleri arasında bulunuyor.
Samandağ ilçesine gidenler, Titus Tüneli'nin ve Beşikli Mağara'nın ardından yorgunluğunu, eşsiz sahilinde dinlenip denize girerek serinleyebilir. Yorgunluğu bu şekilde atan tatilciler, deniz ve güneşin keyfini çıkarmanın yanı sıra doğal güzellikleri de yakından görme şansı buluyor. Samandağ'ın yanı sıra İskenderun ilçesine 33 kilometre mesafedeki Arsuz beldesi de temiz deniziyle önemli bir turizm ve tatil merkezi konumunda.

-GAZİANTEP PEK ÇOK MEDENİYETİN İZLERİNİ TAŞIYOR-

Anadolu'nun ilk yerleşim alanlarından birisi olan Gaziantep, tarihten günümüze pek çok medeniyetin izlerini taşıyor.
Nizip ilçesinde, Birecik Baraj Gölü kıyısındaki Zeugma Antik Kenti'nden çıkarılan mozaiklerle adını dünyaya duyuran kent, GAP turlarının da gözdesi. Müze ve ören yerleri, kale, anıt mezar, bedesten, han, hamam, kastel, kilise ve mesire yerleriyle özellikle kültür turizmini tercih edenlerin ilgi odağı olan Gaziantep'e gelenlerin ilk uğrak yerlerinden biri artık Bardo Müzesi'ne rakip olan Zeugma Mozaik Müzesi.
Müzede, 1500 metrekare mozaik sergileniyor. Rehabilite edilen mozaiklerle birlikte müzede bir süre sonra 2 bin 500 metrekare mozaik sergilenecek ve Gaziantep Mozaik Müzesi, Tunus'un unvanını elinden alacak.
Müzede, Zeugma Antik Kenti'nden çıkarılan mozaiklerin yanı sıra ''Doğu Roma Dönemi'' koleksiyonu da ilk defa görücüye çıkıyor. Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi'nde sergilenen en önemli eserler arasında Mars Heykeli, ''Dionysos'un Düğünü'' ve ''Çingene Kızı'' olarak adlandırılan ''Mainad Mozaiği'' var.
Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin yaptırarak Kültür ve Turizm Bakanlığı'na devrettiği Zeugma Mozaik Müzesi'nin yanı sıra Gaziantep Arkeoloji Müzesi, Medusa Arkeolojik Cam Eserleri Müzesi, Gaziantep Savaş Müzesi, Emine Göğüş Mutfak Müzesi, Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panorama Müzesi, Gaziantep Mevlevihanesi Vakıf Müzesi, Bayazhan Kent Müzesi, Hasan Süzer Etnoğrafya Müzesi, Yesemek Açık Hava Müzesi de kentte gezilebilecek müzeler arasında. Müzelerin yanı sıra hala eserlerin yer aldığı Zeugma ve Dülük Antik Kenti, Zincirli Ören Yeri, Tilmenhöyük, Sakcagözü, Cıncıklı Ören Yeri ve Gaziantep Dolmen Mezarları da kültür ve tarih meraklılarını bekliyor.
Müzelerin ve tarihi ören yerlerinin yanı sıra Gaziantep kent merkezinde yer alan tarihi Gaziantep Kalesi de içinde yer alan Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panorama Müzesi ile görülmeye değer.
Müzede, Antep savunması, Antep'in işgali, yapılan anlaşmalar, açılan cepheler, bu cephelerde savunma yapan kahramanlar, taarruzlar, harekatlar, savunmada üstün yararlılık gösteren kişiler ve halkın yaşadığı zorluklar resimler, rölyefler, heykeller, yüksek kabartma rölyefler, maketler, büstler ve bilgi panoları aracılığıyla anlatılıyor.

-ATATÜRK'ÜN NÜFUSA KAYITLI OLDUĞU MAHALLE-

Gaziantep Kalesi çevresinde başlayan 5.5 kilometrelik ''Tarih ve Kültür Yolu'' üzerindeyse turistlerin ve ziyaretçilerin görmek isteyeceği Naib Hamamı, otantik bir ortamda dinlenebilecek Kır Kahvesi, 500 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan bakır işlemeciliğinin sürdürüldüğü ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından yeniden dizayn edilen Bakırcılar Çarşısı var. Bakırcılar Çarşısı, Gaziantep'ten yakınları için hediyelik eşya almak isteyenler için de tercih edilen bir mekan.
Ulu önder Atatürk'ün nüfusa kayıtlı olduğu Bey Mahallesi de bu yol üzerinde yer alıyor. Neredeyse harabe bir haldeyken restorasyon çalışmaları sonucu yeniden ayağa kalkan Aziz Bedros Kilisesi de Ömer Ersoy Kültür Merkezi olarak hizmet veriyor.
Gaziantep, kültür ve tarihin yanı sıra modern yapılarıyla da Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin ''Paris''i olarak nitelendiriliyor. Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin yaptırdığı ilk sivil gezegenevi, denemek, öğrenmek ve eğlenmek isteyen ziyaretçileri bekliyor.
Bu arada, doğayla iç içe olmak isteyenlerin Gaziantep'teki uğrak yerlerinden biri de Türkiye'nin en büyük, Avrupa'nın ise hem hayvan tür sayısı hem de alan bakımından üçüncü büyük hayvanat bahçesi olma unvanına sahip olan Gaziantep Doğal Hayatı Koruma ve Hayvanat Bahçesi. Bahçedeki hayvan sayısı yeni yavrularla birlikte 4 bin 552'ye ulaştı.
Gaziantep'te uğranması gereken, tarihi ve doğal güzelliğiyle dikkat çeken yerlerden biri de Rumkale. Gaziantep'in, Yavuzeli ilçesine bağlı Kasaba köyünün yakınında bulunan Rumkale, Gaziantep şehir merkezinden 62 kilometre uzaklıkta. Merzimen Çayı'nın Fırat Nehri'yle birleştiği yerde, dik kayalar üzerinde yer alan Rumkale'ye Kasaba köyü ve Halfeti'nden teknelerle kolayca ulaşılabiliyor.
Üç yanı zümrüt yeşili göl ve bunu çevreleyen dik, sarp kayalıklı tepelerle çevrili doğa ve insan harikası olan Rumkale'den, Zeugma Antik Kenti'ne geçmek de mümkün. Gaziantep Teknesi, isteyen ziyaretçileri Rumkale ve Zeugma Antik Kenti arasında taşıyacak.

-''DONDURMA DİYARI'' KAHRAMANMARAŞ-

Anadolu'nun en eski şehirlerinden biri olan Kahramanmaraş, doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel değerleriyle tatil cennetlerinden biri.
''Dondurma diyarı'' olarak ta bilinen Kahramanmaraş, doğal güzellikleriyle yürüyüş, dağcılık, yayla turizmi, kuş gözlemciliği ve foto safariyi tercih etmek isteyenlere eşsiz seçenekler sunuyor.
Doğaseverlerin kentte mutlaka görmesi gereken yerlerin başında Kahramanmaraş-Andırın karayolundaki Başkonuş Yaylası geliyor. 1800 metre yükseklikteki Sedir ve köknar ağaçlarıyla çevrili yaylada, doğaya bırakılan geyiklerin görüntüsü, bölgeye farklı bir güzellik katıyor.
Kahramanmanmaraş'ın güneyinde şehre 36 kilometre uzaklıkta 2 bin 300 metre yüksekliğindeki 39. tabiat parkı Yavşan Yaylası, doğal olarak yetişen ağaç türleriyle doğaseverlere farklı bir seçenek sunuyor. Yavşan Yaylası doğayla başbaşa ve zengin bitki türlerinin yakından görmek isteyenlerin mutlaka görmesi gereken yerlerden biri.
Sağlık turizminin de ivme kazandığı Kahramanmaraş'ta merkeze bağlı Ilıca beldesindeki kaplıcalar, özellikle il dışından gelen vatandaşların uğrak yeri. Yazın nüfusu 50 bine ulaşan belde, 50 pansiyonla hizmet veriyor. Beldede turizm mevsimi Nisan ortasından Kasım ayı ortasına kadar sürüyor.
Kahramanmaraş'ın Ekinözü ilçesindeki bulunan Cela İçmeleri ise Türkiye'nin 10 büyük içmesinden biri olarak değerlendiriliyor. Yapılan tetkik ve analizlerde başta böbrek ve idrar yolları olmak üzere pek çok hastalığa yararı olduğu belirtilen içmedeki özel çamurun da cilde yararı olduğu ifade ediliyor.
Anadolu'nun ilk yerleşim birimlerinden biri olarak kabul edilen Döngel köyü, ulaşım kolaylığı ve şelalesiyle alternatif turizmi tercih edenlerin görmesi gereken yerlerden. Döngel Mağarası'nın içerisinde büyük bir çağlayan da bulunuyor. Mağara etrafında oluşturulan kamp merkezi de yılda bir kez dağcıları bir araya getiriyor.
Şehre 20 kilometre uzaklıktaki Gavur Gölü, kuş gözlemciliği yapmak isteyenlere bulunmaz fırsatlar sunuyor.
Afşin ilçesinin Yazıköy, Çamiçi, Örenderesi ve Binboğa ormanlık alanları çam ağaçları ve mesire alanlarıyla gerek kamp yapmak isteyenler için gerekse günübirlik geziler için ideal. Binboğa Dağları ise atlı doğa yürüyüşü yapmaya elverişli bir bölge.
Fotoğraf meraklıları tarafından tesadüfen keşfedilen 2 bin 400 metre yüksekliğindeki Uludaz, yaz aylarında uğurböceklerinin resitaline şahitlik ediyor. Gün batımı ve uğurböceklerini izlemek isteyenler 70 kilometre uzaklıktaki zirveye çıkarak bulutların arasında farklı bir güzelliği yaşıyor.
Kaleler şehri olarak da bilinen Kahramanmaraş'ın Andırın ilçesinde 23 adet kale yer alıyor. Geçmişin izlerini hala üzerinde barındıran kaleler, tarihi dokuyu burada rahatlıkla görebilir. Kent merkezine 8 kilometre mesafede Ahir Dağının zirvesinde bulunan Karagöl, yaz kış ziyaretçilerin akınına uğuruyor.
Afşin ilçesinde bulunan Eshab-ı Kehf külliyesi inanç turizmi açısından önemli potansiyele sahip. İlçe merkezinde külliye şeklinde bulunan Eshab-ı Kehf, yabancı turistlerin özellikle ziyaret ettikleri yerlerden biri.
Türkiye'nin önemli su kaynaklarına sahip olan Kahramanmaraş, barajlarıyla da dikkat çekiyor. Kent merkezine 12 kilometre mesafede arka arkaya sıralanan Sır, Kılavuzlu ve Menzelet barajları su sporları yapmak isteyenlerin tercihi. Özellikle çam ağaçlarıyla çevrili Menzelet barajı mavi ve yeşilin tonlarını buluşturuyor.

-ADIYAMAN'DAKİ KOMMAGENE KRALLIĞI'NIN İZLERİ-

Kommagene Krallığı'na ait dev tanrı heykellerinin yer aldığı Nemrut Dağı, tarihi Perre Antik Kenti ve 40 bin kuşa ev sahipliği yapan Doğal Milli Parka sahip olan Adıyaman, yerli ve yabancı turistleri bekliyor.
Adıyaman'a gelen turistler kültür ve inanç turizmi için en önemli bir merkez olan Nemrut Dağı'nın yanı sıra Adıyaman Kalesi, Kahta Kalesi, Cendere Köprüsü, Karakuş Tümülüsü, Dikilitaş Tümülüsü Perre Antik Kenti ve kaya mezarları, Üçgöz Kül Şehri Harabesi, Malpınarı Kaya Yazıtı, Mor Petrus Mor Paulos Kilisesi, Ulu Cami, Mahmut Ensari Türbesi, Oturakçı Pazarı, Adıyaman Müzesi, Oturakçı Pazarı, Tuz Hanı gibi yerleri gezebilir.
Kent merkezindeki Mor Petrus Kilisesi'ne gelen turistler, pazar günleri yapılan ayini de izleyebilir. Özellikle güneşin doğuşunu ve batışını seyretmek için turistlerin akın akın geldiği Nemrut Dağı ören yerinde, Kommegene Kralı 1. Antichos için yapılan anıt mezar, 10 metre yüksekliğinde tahtlar üzerinde sıralar halinde oturmuş dev tanrı heykelleri misafirlerini karşılıyor.
Gölbaşı ilçesi sınırlarınında bulunan ve 40 bin kuşa ev sahipliği yapan Gölbaşı Doğal Milli Parkı, Besni ilçesi yakınlarındaki eski Besni ören yeri de önemli turistik mekanlar arasında yer alıyor.

-YÜZLERCE ŞEHİT SAHABENİN MEZARI KİLİS'TE-

5 bin 500 yıllık geçmişe olan Kilis, ülkemizde inanç ve kültür turizmi açısından büyük bir öneme sahip bulunuyor. Dünyadaki en eski 118 yerleşim biriminden biri olması, şehir içerisinde 300'e yakın tarihi değeri olan tescilli yapısı, 150 civarında arkeolojik alanı ile adeta tarih mozaiğini oluşturan Kilis'te dünyadaki semavi dinlerin ve bunların öncesindeki dinlerin kesiştiği her şeyi bulmak mümkün.
Ülkemizdeki dört şehitliğin (meşhetlik) bir tanesinin bulunduğu Kilis'te, 650'nin üzerinde şehit sahabe var. Peygamber Efendimizin vahiy katibi Şurahbil Bin Hasene Hazretleri ile Şeyh Muhammed Bedevi Hazretleri, Talha ve Zübeyr Hazretleri, daha yüzlerce sahabe türbesi bizim gizli hazinemiz olarak burada yer alıyor.
Kent merkezine 24 kilometre uzaklıktaki Ravanda Kalesi ile Kurukastel Ören Yeri, Ağcakent Ören Yeri, Polateli ilçesindeki anıt mezarı, Topdağı Köyü'ndeki kaya mezarları, Çatalhöyük, Şeyh Mahsur Türbesi, Şeyh Muhammed Bedevi Türbesi, Küt Küt Dede Türbesi, Ulu Cami, Akcurun Cami, Ali Çavuş Cami, Hoca Hamamı, Paşa Hamamı, Salih Ağa Kasteli, Fellah Kasteli, Nemika Kasteli, Neşet Efendi Konağı, Ahmet Bey Konağı ve önemli bir doğa müzesi olan Oylum Höyük gezilebilecek yerlerden sadece birkaçı.
Kabaltlarının bulunduğu dar sokakları dolaşmanın, tarihe ışık tutan taş evleri ve hamamları gezmenin, yüzyıllardır akan kastellerden su içmenin, Hz. Ömer döneminde İslam topraklarına katılan kentte ibadethane ve mevlevihanede huzura varmanın, İslam büyüklerinin türbelerini ziyaret etmenin ayrıcalığını yaşamak isteyenler Kilis'i mutlaka ziyaret etmeliler.