Selma Kasap - Türkiye, organ tedavilerinde kullanılan ve yüzde 85'i yurt dışından temin edilen biyo malzemelerin yerli teknolojilerle üretimini yapacak ''Biyo malzeme ve Doku Mühendisliği Mükemmeliyet Merkezi-BIOMATEN''e kavuştu.
     ODTÜ çatısı altında, DPT desteğiyle kurulan merkezde, özellikle kemik ve kıkırdak, kemik çimentosu, dental malzemeler, eriyebilir kemik plakaları ile yapay deri gibi sert ve yumuşak dokuların tedavisi için gerekli ürünlerin bilimsel altyapısı hazırlanacak. Merkezde, ayrıca tasarımdan üretime Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu implantlar üretilecek.
     ODTÜ Biyolojik Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi ve ''Biyo malzeme ve Doku Mühendisliği Mükemmeliyet Merkezi'' Başkanı Prof. Dr. Vasıf Hasırcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, biyo malzeme ve doku mühendisliği alanlarında 20 yıldır araştırmalar yürüttüklerini anlattı.
     Üç yıl önce bu konunda bir dernek kurduklarını anımsatan Hasırcı, mükemmeliyet merkezinin kurulmasıyla da biyo malzemeler konusunda sektörün yüzde 15'ine sahip Türkiye'nin önemli bir rekabete hazırlanacağını ifade etti.
     Hasırcı, yapay organlar ya da implantlar olarak bilinen biyo malzemelerin seramik, metal, plastik ve doğal maddelerden yapıldığını ve bir dokunun yitirdiği işlevini geri kazandırmak için üretildiğini anlattı.
     İşlevini kaybeden organlara destek veren kalp kapakçığı, kontak lens, kalça protezi gibi pek çok farklı özellikteki ürünün biyo malzemelerden yapıldığını, bu malzemelerden kemik ve deride kullanılanların vücutta eriyerek yerini gelişmekte olan yeni dokuya bıraktığını kaydeden Hasırcı, böylece iyileşmenin hızlandırıldığını, bu alandaki bilimsel çalışmalara da doku mühendisliği adının verildiğini hatırlattı.
    
     -''ABD SEKTÖRÜN ÖNCÜSÜ''-
    
     ABD'de sağlık harcamalarının yıllık 1 trilyon doları aştığını, bunun biyo malzemelerle ilgili kısmının ise 40 milyar ABD doları düzeyinde olduğunu bildiren Hasırcı, 11 milyon dolayında Amerikalının implant taşımasının implantların yaşam kurtarma ve yaşam kalitesini yükseltmekteki katkısının büyüklüğünü gösterdiğini ifade etti.
     Hasırcı, bugün dünyada 75 milyon insanın kontakt lens taktığını, polimetil metakrilat ya da silikon kökenli katarakt lenslerinin bulunduğunu, ortopedide yılda 200 binden fazla kalça ve diz protezi ya da polietilenin kullanıldığını anlatan Hasırcı, bu gelişmelere karşın binlerce hastanın organ beklediğini ve her yarım saatte yeni bir isim bu bekleyenlerin listesine eklendiğini kaydetti
    
     -''ULUSAL VE ULUSLARARASI PAYDAŞLAR''-
    
     Vasıf Hasırcı, 23 Şubatta açılışını yapacakları merkezin amaçlarını, ''Türkiye'nin ihtiyacı olan medikal malzemeleri geliştirmek, üretimine destek vermek, medikal ürünlerin karakterizasyon ve sertifikasyonunu yapmak ve bunlar için ilgili tüm paydaşları bir araya getirerek tüm Türkiye'ye hizmet vermek'' olarak özetledi.
     Medikal malzemeler konusunda Türkiye'de bilim ve araştırma düzeyi çok yüksek elemanları yetiştirmeyi ve bu sayede hem üretim yapmayı hem de AB Çerçeve Projeleri gibi değişik projelerde etkin biçimde yer almayı hedeflediklerini bildiren Hasırcı, merkezle, biyomedikal alanda uluslararası platformlarda Türkiye'nin söz sahibi olmasının da sağlanacağını belirtti.
     Merkezin paydaşlarının ODTÜ bölümlerinden Biyolojik Bilimler, Kimya, Makina, Metalürji ve Malzeme, Mühendislik Bilimleri ve Biyoteknoloji Bölümlerinden öğretim üyeleri olduğunu anlatan Hasırcı, GATA, Hacettepe, İTÜ, Yeditepe, Kocaeli, İTÜ, Çukurova ve Acıbadem Üniversitelerinden araştırıcıları da bünyesinde barındırdığını belirtti. Hasırcı, ODTÜ'nün tüm insan ve fiziksel altyapısıyla destek verdiği BIOMATEN'in çalışmalarına Sağlık Endüstrisi İşverenler Sendikası, OSTİM Medikal Kümelenmesi ve ODTÜ Teknokent'in Ulusal Danışma Kurulu olarak destek vereceğini bildirdi.
     Hasırcı, merkeze ayrıca, eğitim ve araştırma kurumlarından üniversitelerden Harvard, MIT, MGH, Drexel ve Tufts Üniversiteleri (ABD), Londra Üniversitesinden (İngiltere) ve Minho Üniversitesinden (Portekiz) öğretim üyelerinin de çalışmalarda Uluslararası Danışma Grubu olarak destek verme rolünü üstlendiklerini kaydetti.
     Hasırcı, merkezde geliştirilen biyomalzemelerin ilk ürünlerinin üç yıl içinde insan üzerinde uygulanacağını bu testlerin ardından ürünlerin piyasaya çıkmasını hedeflediklerini bildirdi.
     Prof. Dr. Vasıf Hasırcı, medikal ürünler için karakterizasyon ve sertifikasyon için gerekli işlemleri üstlenmeyi de hedeflediklerini de sözlerine ekledi.