Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Dr. Hilmi Bengi, AA olarak dünyaya açılmayı arzu ettiklerini, kurumun şu anda dünyada 40 merkezde bürosunun bulunduğunu belirterek, ''Dünyanın her bölgesinde AA mensuplarının artık olması gerektiğini düşünüyorum'' dedi.
     Türkiye'de, üniversite bünyesinde kurulan ilk haber ajansı olan Ege Ajans'ın 25. kuruluş yılı dolayısıyla, Yabancı Diller Yüksekokulu Konferans Salonu'nda ''25. Yılda 25 Etkinlik'' projesi kapsamında düzenlenen panelde konuşan Bengi, AA'nın, milli mücadelenin sesini Anadolu'ya duyurmak amacıyla Atatürk tarafından kurulmuş bir haber ajansı olduğunu, kurumun tıpkı Anadolu basını gibi ''Gazi'' olduğunu, AA'nın kurulduğu dönemden bu yana misyonunu çok güzel ifa ettiğini söyledi.
     AA'nın, 1925 yılında anonim şirket haline geldiğini, kurumun bütün hisselerinin özel hisse olduğunu ve hisselerin büyük kısmının çalışanlara ait olduğunu bildiren Bengi, bu durumun şu anda bile örnek gösterilebilecek bir şey olduğunu dile getirdi.
     Şu anda AA'daki kamu paylarının yüzde 47.75 olduğunu, özel hisselerin daha ağırlıklı bulunduğunu anlatan Bengi, şöyle konuştu:
     ''AA ile ilgili olarak kimi zaman farklı algılamalar olabiliyor. Devlet ajansı olarak kabul edildiği için sanki AA bir sözcülük görevi üstleniyor, sanki devletin resmi tebliğlerini yayınlıyor. Sanki, 'AA'nın verdiği her şey bir propaganda malzemesi gibidir' şeklindeki algılamalardan dolayı söyledim.
     AA, objektif habercilik kriterleri çerçevesinde faaliyet gösteren bir kurumdur. Biz, evrensel habercilik ilkelerini yaşatan, evrensel habercilik ilkeleri çerçevesinde, sizlere öğretilen ideal haberciliği en hassas şekilde icra etmeye, yapmaya çalışan bir kurumuz. AA, Türkiye'de en tarafsız habercilik yapan kurumların başında gelir. Bunu samimiyetle, açık yüreklilikle söylüyorum. Her platformda da tartışmaya hazırım.''
    
     -HABERCİLİKTEKİ TEKNOLOJİK GELİŞİM-
    
     Haberciliğin, günümüzde teknolojik gelişimle birlikte farklı şekilde icra edilmeye başladığını, AA'nın ilk kurulduğu dönemde haberlerin telgrafla iletildiğini dile getiren Bengi, şöyle devam etti:
     ''Atatürk buna çok büyük önem veriyordu. Biliyorsunuz, eğer milli mücadele kazanılmışsa, bir telgrafçıların, iki iletişimcilerin sayesindedir. Tabii ki, muzaffer ordumuz başımızın üstünde. Anadolu Ajansı'nın haberlerinin iletilmesi konusunda Atatürk telgrafhanelere genelge yayınlıyor. 'AA'nın geçtiği haberleri engelleyenler vatan suçu işlemiştir' diyor. Bu kadar önemli. Telgraf döneminden teleks dönemine, teleksten artık uyduya çıkıyoruz ve bugün internet çağındayız. Haber ajansları, gelişen teknolojiye göre adapte olmak durumuyla karşı karşıya. Biz haber ajansları, birbirimizle rekabet etmiyoruz. Sadece haber ajansları, televizyonlarla rekabet etmiyor. Artık internetle rekabet ediyor. Ortadoğu'da kitleleri sokağa toplayan, her türlü yasaklamalara rağmen kitleleri sokağa toplayan güç, sosyal medya. İnternetin gücü. Japonya'da deprem ve tsunamiden sonra televizyonların, basın kuruluşlarının en çok haber aldığı kişiler ki, gazetecilerin görevleri inkar edilemez ama onun ötesinde canlı bağlantılarla, doğrudan bağlantılarla insanlar, evlerinden, iş yerlerinden sky kanalıyla, internet aracılığıyla gözlemlerini ilettiler. Artık haber ajanslarının rakibi twitter, sky. Böyle bir dönemde yapıyoruz. O bakımdan işimiz, haber ajansçılarının işi çok kolay değil.''
    
     -''DÜNYAYA AÇILMAYI ARZU EDİYORUZ''-
    
     Haberciliğin yanında teknolojinin de çok iyi bilinmesi gerektiğini, bunun da yetmediğini, yabancı dilin çok iyi kullanılması durumunda olunduğunu anlatan Bengi, şöyle dedi:
     ''AA olarak dünyaya açılmayı arzu ediyoruz. Kasım ayında, İstanbulda yapılan Asya Pasifik Ajanslar Birliği toplantısında AA, birliğin dönem başkanı oldu. Ben, uluslararası görev üstlenmiş bulunuyorum. Bu çerçevede artık AA'nın dünyaya açılması gerektiğini düşünüyorum. Dünyada 40 merkezde büromuz var ama farklı bir şeyden söz ediyorum. Dünyanın her bölgesinde AA mensuplarının artık olması gerektiğini düşünüyorum. Dünyanın her bölgesinde AA haberlerinin izlenmesi gerektiğini düşünüyorum. İngilizce haberleri güçlendireceğiz. İngilizce abonelerimizin sayısını artırmayı planlıyoruz. Fransızca, Arapça ve Rusça yayına geçmeyi planlıyoruz. İspanyolca yayın yapılması fikrini takdirle karşılıyorum. Sizlerin mutlaka bir yabancı dil değil, birkaç yabancı dili öğrenmeye gayret etmesini istirham ediyorum. Geleceğin gazeteciliği sadece gazetecilikten, habercilikten, ajansçılıktan ibaret değil. Teknoloji ve yabancı dil çok önemli.''
    
     -İHA GENEL MÜDÜRÜ KAHRAMAN-
    
     İhlas Haber Ajansı (İHA) Genel Müdür Fevzi Kahraman da kurumuyla ilgili öğrencilere bilgi verdi. Kurumun, Afganistan ve Irak'taki çalışmalarını anlatan Kahraman, 2001 krizinden dolayı haber ajanslarının ciddi sıkıntılar yaşadığını ifade ederek, ''Ekonomik krizler olmasa, haber ajanslarının başarısı daha yüksek olacak'' dedi.
     İHA'nın, Irak Savaşı'nı bütün dünyaya yayımladığını, şu anda dünyadaki 750 televizyonla kurumlarının münasebetinin olduğunu ifade eden Kahraman, Anadolu Ajansı'nın dünyaya açılma fikrini desteklediğini ve bu durumun çok önemli olduğunu kaydetti.
     Dünyanın enformasyonunu elinde tutan kurumun Reuters olduğunu, bu kurumda 7 bin kişinin çalıştığını ve 10 milyar dolar bütçeye sahip olduğunu belirten Kahraman, AP'nin de 3 bin 500 çalışanıyla 3 milyar dolarlık bütçesi olduğunu, İHA'da ise 750 kişinin çalıştığını, kurumun 30 milyon dolar bütçesi olduğunu kaydetti.
    
     -CİHAN HABER AJANSI GENEL MÜDÜR YARDIMCISI HAKAN İNCE-
    
     Cihan Haber Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Hakan İnce de son zamanlarda vatandaş gazeteciliğinin arttığını, ancak doğru bilgiye ulaşmada, gazetecilere olan ihtiyacın her geçen gün daha da artacağını söyledi.
     Türkiye'deki haber ajanslarının en büyük sorununu ''uluslararası alanda yeterli noktada olmamaları'' olarak değerlendiren İnce, haber ajanslarının günde ortalama bine yakın haber, 500 civarında fotoğraf, 90-100 görüntü servisi yaptığını, bunların tüketildiğini anlattı.
     Gazeteci gözüyle hadiseyi algılayıp eleştirel gözle bakabilmenin önem kazandığını dile getiren İnce, haber işinin, dünyada üretimi en pahalı, geliri en az olan meslek olduğunu, Reuters'in gelirlerinin sadece yüzde 5'ini haber satışının oluşturduğunu, geri kalan gelirlerin ise verilen finansal hizmetler olduğunu kaydetti.
     İnce, AA'nın dünyaya açılmasını desteklediklerini dile getirerek, ''Devletimizle, milli mücadelemizle özdeşleşmiş AA'yı o kulvarda görmek isteriz. AA'nın dünya çapında sesini, soluğunu bütün coğrafyaya iletmesi bize onur, gurur verir'' dedi.
    
     -TÜRKİYE'DEKİ BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ TARTIŞMALARI-
    
     Konuşmaların ardından EÜ İletişim Fakültesi'nden bir öğrencinin, Türkiye'de basın özgürlüğü olup olmadığı yönündeki sorusu üzerine AA Genel Müdürü Bengi, ''Çok ileri bir basın kanunumuz var. AA mensubu olarak haberciliğimizde, evrensel ilkeler çerçevesinde yapacağımız haberciliğimizde olabildiğince özgür olduğumuzu düşünüyorum. Ancak bizi, Türk Ceza Kanununda kısıtlayan bazı hükümler var. Basın Kanunu'ndaki bu özgürlükçü anlayışın, Türk Ceza Kanunu'na da yansımasının daha uygun olacağını düşünüyorum. Eğer Türk Ceza Kanunu'nda basının çalışmalarını engelleyen hususlar düzeltilirse, özgürlükçü anlayış yansıtılırsa, biz daha özgür haber yaparız diye düşünüyorum ama bu mesleki sınırlarımız içerisinde. Bizim mesleğimizin belirlediği ilkelerin dışına taşanlar, konu dışıdır'' yanıtını verdi.
     İHA Genel Müdürü Kahraman ise bu konunun çok tartışıldığını, her özgürlüğün bir sınırı olduğunu, gazetecinin de kaleminin, fotoğraf makinesinin, kamerasının bir sınırı olması gerektiğini düşündüğünü ifade etti. Kahraman, ''Editoryal özgürlük önemli, ama ekonomik özgürlük sıkıntılı'' dedi.
     Cihan Haber Ajansı Genel Müdür Yardımcısı İnce de Türkiye'de şu anda yazılan bir haberden dolayı fikir suçuyla yargılandıkları dava olmadığını, bu konuda özgürlüğün daha ön plana çıktığını, Türk Ceza Kanunu'nda bazı düzenlemelerin yapılması gerektiğini ifade ederek, ''Basın yasamızda şu anda sıkıntı oluşturacak hiçbir madde yok'' diye konuştu.
     Bir başka soru üzerine ise Bengi, AA'da, muhabirlerle ilgili olarak ''İletişim Fakültesi mezunu olma şartını'' koyduklarını, sadece bazı ihtisas gerektiren alanlarda farklı eğitim almış ancak habercilik deneyimi olan kişilerin de tercih edilebildiğini kaydetti.
    
     -DİĞER KONUŞMALAR-
    
     Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Müge Elden, özellikle haber ajansları ve gazetecilerin toplumun gözü kulağı olarak, toplumun güncel ve doğru bilgilerle beslenmesini sağlayan 'gizli kahramanlar' olduğunu vurguladı.
     Ege Ajans Kurucusu ve Haber Merkezi Sorumlu Müdürü Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan Kavaklı ise üniversite bünyesinde kurulan ilk haber ajansı olduklarını, kendilerinin ardından çeşitli üniversitelerin de haber ajansları kurduklarını, ''Akademik Ajanslar Birliği' oluşturma konusunda, zaman zaman diğer üniversitelerle bir araya geldiklerini kaydetti.
     Diğer üniversite ajanslarıyla haber takası yaptıklarını da dile getiren Kavaklı, Türkiye'de milli mücadelenin başarısında önemli payı olan ve Anadolu basınına ciddi katkıda bulunan Anadolu Ajansı ile de böyle bir takasa gitmek istediklerini, İHA ve Cihan ile de bu birlikteliği sağlamak istediklerini dile getirdi.