Geçtiğimiz hafta Isparta Yürüme Engeliler yaşam Derneğinin konuğu olduk. Kanal 32 ekranlarında ilgiyle izlenen Proğramımda Yürüme engelliler yaşam derneğinin çalışmalarını, sorunlarını ve hayata bakışlarını, biraz neşe birazda kederle ekranlara taşıdık. 
Isparta Yürüme Engelliler Yaşam Derneğinin başkanlığını genç bir arkadaşımız yapıyor. Aslen Y.bademlili olan İsmail Hakkı Atasoy, ilk görev yeri olan Şırnak’ta Terör Örgütü ile girilen silahlı çatışmada vücuduna aldığı kurşun darbesi ile tekerlekli sandalyeye mahkum olmuş, şerefli, onurlu, vatanser bir Türk evladı.
İlk yıllar yeni hayatına alışmakta zorluk çeksede zamanla gerçekleri kabullenerek yeni hayatına alışmış ve yeni hayatında mutlu, başarıı ve üretici olabilmek adına kendisi gibi yürüme engelliler ile birlikte bir çatı altında toplanmışlar.
Karaağaç mahallesindeki Çarşamba pazarındaki belediyeye ait sıralı dükkanlardan iki tane dükkan kiralayarak dernek çatısı altında faaliyetleri sürdüren Yürüme engelliler yaşam derneğinin öncelikle sorunlarından kısaca bahsetmek istiyorum.
1- Hiçbir geliri olmayan, tamamen kendi imkanları ile bağış- aidat 
gibi gelirlerle giderlerini karşılayan derneğin yıllık kira bedeli 1.500 TL.
Belediye meclisi yada encümeni bu tür derneklerden kira bedeli alınmayacağı yönünde
karar alabilir, buradan sayın belediye başkanı Günaydına seslenmek istiyorum. Belediyenin 1.500 TL’ye ihtiyacı yok ama yürüme engelli arkadaşların o parayı ödeyebilmek için verdiği mücadeleyi lütfen gidin yerinde görün, bu nedenle bu parayı ya almayın yada bir sponsor bulup ödettirin.
2- Belediyenin sıralı dükkanları güneş görmediği için özellikle kışın rutubet, e ısınma sorunu yaşanıyor, dolayısıyla soğukta derneği kullanan yürüme engelli kardeşlerimiz hasta oluyor. Bu nedenle başta sayınv alimiz, belediye başkanımızv e hayırsever insanlardan bu kardeşlerimize daha hijyenik, kullanılabilir, ekonomik bir bina tahsis etmelerini bekliyoruz.
3- Dünyaya ile irtibatı olmayan derneğin ne bir telefonu, ne bir interneti, nede bir televizyonu var, hayırsever vatandaşlarımızdan yürüme engelli kardeşlerimizin ihtiyaçlarına cevap verecek olumlu adımları atmalarını bekliyoruz.
4- Yine yürüme engelli kardeşlerimizden çalışmak isteyenlere iş imkanı sağlanmasını bekliyoruz, özellikle Belediyedeki işinden çıkartılan hanım kardeşlerimizin yeniden işe alınmalarını, iş talebinde bulunanlara iş imkanı sağlanmasını bekliyoruz.
5- Kamu kurum ve kuruluşlarında  yürüme engelliler için zorunluluk getirilen yürüme engelli kaldırım ve asansörlerin biran evvel hayata geçirilmesini istiyoruz. 2012 yılının sonuna kadar süre tanıyan kanunun yaptırım gücünü diukkate alarak yetkililerden bu konudaki girişmlerini bekliyoruz.
6- Isparta merkezde yürüme engellilerin daha rahat hareket edebilmeleri için engellerin aşılmasını bekliyoruz.
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün, ben aklına gelen yürüme engelli kardeşlerimin taleplerinin bir kısmını buradan dile getirmeye çalıştım.
Gelelim yürüme engelliler yaşam derneğinin çalışmalarına.
Bir kamu kurumundan emekli olan  Fehmi hocamızın rehberliğinde yağlı boya resim çalışmaları yapan yürüme engelli kardeşlerimizin çoğu meslek sahibi olmuş, usta birer ressam gibi çalışıyorlar. Yaptıkları tabloları sergileyip, satan ve derneğe gelir elde eden yürüme engelli kardeşlerimizin bu azmi gerçekten görülmeye değer.
Resmin dışında başka sosyal faaliyetlerde de bulunmak isteyen yürüme engelli kardeşlerimizin müziğe olan tutkusunu elbette gözardı edemezdik. Benim girişimlerimle haftada bir günde olsa SDÜ’den Çetin Koruk hocamız, müzik dersleri verecek., Yürüme engelli kardeşlerimizden bağlama çalan, yada öğrenmek isteyenlerin bu arzusunu elbette geri çeviremezdik.
Bu arada çekimler sırasında yaptığımız sohbette dile getirdikleri büyük bir arzuları var.
Isparta merkezde sadece yürüme engelli değil, tüm engellilerin istifa edebileceği, çok amaçlı bir engelli yaşam merkezi istiyorlar. İçerisinde sinaması olan, spor salonu olan, internet ve kütüphanesi olan, alışveriş merkezleri olan velhasıl çok amaçlı bir AVM istiyorlar.
Neden olmasın diyerek sevgili kardeşlerimizin duygularına tercüman olmaya çalıştık. Ateş düştüğü yeri yakar, misali, İkinci baharlarını yaşayan tekerlekli sandalyeye mahkum olmuş ama yaşama asla küsmemiş, içimizden birisi olarak gördüğümüz ama kesinlikle ayrım yapmadığımız, bir gün bizimde onlar gibi olabileceğimizi gözardı etmediğimiz Isparta yürüme engelliler yaşam derneğinin tüm mensuplarına ve onların yanında yer alan gönül dostlarına buradan sevgi, saygı ve kucak dolusu selamlarımı gönderiyorum.