<P class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt"><STRONG>Arkeoloji Bölümü"nden Konferans</STRONG></P><P class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt"><?xml:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" /><o:p> </o:p></P><P class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt">Süleyman Demirel Üniversitesi Arkeoloji Bölümü tarafından Ankara İngiliz Arkeoloji Enstitüsü Müdiresi Dr. Lutgarde Vandeput"un konuşmacı olarak katıldığı Pisidia Bölgesi Yüzey Araştırmaları konulu bir konferans düzenlendi.</P><P class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt"> </P><P class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt">SDÜ Kültür Merkezi B Salonu"nda düzenlenen konferansa; SDÜ Arkeoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Bilge Hürmüzlü, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Pisidia Bölgesi"nin yüzey şekilleri hakkında bilgi veren Dr. Vandeput, Pisidia Antik Bölgesi olarak bilinen, Pamphylia Ovası"nın kuzeyindeki dağlık bölgede yer alan kalıntılar, 1980"lerin başında Dr. Stephen Mitchel"in Pisidia Yüzey Araştırması Projesi"ni başlatmasına dek ihmal edilmiş durumdaydı. Bu aşamadan sonra pek çok Pisidia kentinin kalıntıları ayrıntılı olarak incelenmeye başlanmıştır. Birbirinden farklı özellikler gösteren bu kentler kendilerine özgü ayırt edici mimari üsluplar sergilemektedir. Pisidia kentlerinin en belirgin özelliklerinden biri M.S. 2. Yüzyılın sonlarına kadar mimaride mermerin kullanılmamış olmasıdır. Bugüne dek kesin açıklanmamakla birlikte, bu durumun dönemin geleneklerinden haberdar olunmamasından ziyade, mali kaynak sıkıntısından kaynaklandığı düşünülmektedir. 20002004 yılları arasında yürütülen araştırmalar, Pamphylia Ovası sınırlarındaki Toros Dağları"nın en güneydeki kent olan Pednelissos kalıntılarında yoğunlaşmıştır. Farklı geleneklerin kesiştiği bir noktada kurulan bu kent, dış etkilerin irdelenebilmesi açısından iyi bir fırsat sunmaktadır.dedi. </P><P class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt"> </P><P class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt">Kentin bugünkü mimari yapısından bahseden Dr. Vandeput, Kentin son kullanım dönemi inşa faaliyetlerinin arttığı Erken Hristiyanlık dönemidir. Bu dönemde antik kentte 8 kilise ve çevredeki mezarlık alanları inşa edilmiştir. Şehir Pisidia"da daha önceden bilinen tüm şehirlerin özelliklerini sergilemektedir. </P><P class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt"> </P><P class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt">Önemli kamu yapılarının inşası, Orta Helenistik dönem sonrasında başlamıştır. Yazıt ve mimari dekorasyon parçalarının bulunmayışı nedeniyle imparatorluk dönemi anıtlarının hiçbiri M.S. 2. yüzyılın sonundan önceye kesin olarak tarihlendirilmemektedir. diye konuştu.<SPAN style="mso-spacerun: yes"> </SPAN></P>