Küçük yaşta anne ve babasını kaybeden, hayatının büyük bir bölümünü yoksul geçiren 76 yaşındaki Enver Sarıkaş, şimdi büyük sosyal projelere imza atıyor
SANKİ YEDİM MESCİDİ
18. yüzyılda Keçeci Hayreddin Efendi ile hayatı bire bir örtüşen Enver Bey şöyle diyor: ‘O çok fakir bir zanaatkârdı. Canı bir yiyecek çekse ‘sanki yedim’ diyerek o parayı bir kenara koydu. O para birike birike dağ oldu. Fatih’te (İstanbul) ‘Sanki Yedim Camii’ yaptırdı. Ben de hayatımı hayır işlerine adadım işte. Naçizane bir Mescit yaptırdım. İsmini de ‘Sanki Yedim Mescidi’ koydum.
SADECE İSTANBUL VE
ISPARTA’DA VAR
Bu hikâyeyi çok seveceksiniz: Küçük yaşta anne ve babasını kaybeden; hayatının çok önemli bir dilimini yoksulluk içinde geçiren 76 yaşındaki Enver Sarıkaş, emekli olduktan sonra tüm kazancını hayır işlerine vakfetti.
18. yüzyılda yaşayan Zanaatkâr Hayreddin Efendi ile hayatı neredeyse bire bir örtüşen Enver Sarıkaş, O’nun izinden yürüdü. Türkiye’de sadece İstanbul ve Isparta’da bulunan ‘Sanki Yedim Camii’nin orijinal hikâyesini Enver Bey’den dinleyelim:
“Keçeci Hayreddin Efendi, 18. yüzyılda yaşayan bir zanaatkâr… Çok fakirmiş.
Diyelim ki canı bir gıda çekti. Onu almazmış. Canı çektiği o ürün, diyelim ki 10 para. O 10 parayı bir kenara koyarmış. Ve dermiş ki ‘sanki yedim.’
Farz et ki o canımın çektiği ürünü aldım, yedim dermiş kendine…
O paralar birike birike dağ olmuş. 18. yüzyılda Fatih’te (İstanbul) koskoca bir Cami inşa ettirmiş… Caminin ismini de ‘Sanki Yedim Camii’ koymuş. O eser hala İstanbul’da İbadete açıktır.
Ben küçük yaşta anne ve babasız kaldım. Kurşuncu Ailesi’ne evlatlık verildim.
Zamanında çok yoksulluk da gördüm.
Ama çalıştım. Gece- gündüz çalıştım. Oto Cam Tamirciliği yaptım. Naçizane kazandım. Emekli oldum. İnsan anne ve babasını hiç görmediyse, o duyguyu yaşamadıysa ne kadar varlıklı olursa olsun bir yoksulluk yaşıyor. Hayatımda hep bu duygu yoksulluğu yaşamış bir kulum.
Hayatımı vakıf işlerine adadım. Hem Sanayi’de oto cam tamirciliği yaparken hem de emekli olduktan sonra.”
SERVETİNİ İYİLİK HAREKETİNE VAKFETTİ
Türkiye’de sadece İstanbul’da örneği olan ‘Sanki Yedim Camii’nden ilham aldığını söyleyen 76 yaşındaki Hacı Enver Sarıkaş, iş yeri niteliğindeki mülkünü Mescit’e dönüştürdü. Ve ismini de ‘Sanki Yedim Mescidi’ koydu.
4 katlı 8 daireli evini de vakıf hizmetleri için çok sembolik bir ücretle kiraya veren Sarıkaş, Sanki Yedim Mescidi’nde hizmetkâr gibi çalışıyor.
ONUN ELİNDEN ÇAY- KAHVE İÇMEDEN KİMSE MESCİD’DEN ÇIKAMAZ
O kadar tutku ve aşkla çalışıyor ki, Sanki Yedim Mescidi’ne ibadet için gelenler, Onun elinden çay- kahve içmeden; sunduğu ikramlardan tatmadan çıkamıyor.
DİYANET TESCİL ETTİ
ATAMA YAPTI
İşyerini Mescit’e çeviren 76 yaşındaki Hacı Enver Sarıkaş’ın bu güzel davranışını Diyanet de taçlandırdı.
İş yerini 1992’de Mecsit’e çeviren Sarıkaş, 1998’de tescil aldı. Diyanet, Mescit’i mülkiyetine alıp, tescil verdi; İmam- Hatip ataması da yaptı.
HAYATINI ORADA GEÇİRİYOR
Mescit’in her türlü ihtiyaçlarını da karşılayan Hacı Enver Sarıkaş, şöyle diyor:
“Tüm ihtiyaçlarını Allah’a şükür ki karşılıyoruz. Her Vakit Namazı’ndan sonra İbadet için gelenlere çay- kahve, yerine göre kahvaltı, yemek ikram ediyoruz. Hayatımdan çok mutluyum. Huzur içinde çalışıyorum.”
80 M2, AYNI ANDA 100 KİŞİ
İBADET EDEBİLİYOR
Sanki Yedim Mescidi, 80 m2. Aynı anda 100 kişi İbadet edebiliyor. Mescit’in kadrolu İmam- Hatip’i vardı, ancak kısa bir süre önce tayini çıktı. Müftülük, yeni İmam- Hatip ataması yapacak. Yine Müftülük, Cuma Namazı için İmam- Hatip görevlendiriyor. Diğer günlerde Vakit Namazlarını genellikle eski Müftü Halil Elitok kıldırıyor.
Sanki Yedim Mescidi’nin Kıble yönü çini ile kaplı. Mihrap kısmı çok etkileyici. Minber ve Vaaz Kürsüsü bulunuyor.
Mescit içerisinde Hat Sanatı’nın tamamı Çini üzerine uygulanmış.
BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ’NİN SÖZÜ VAR
Mescit içerisinde Bediüzzaman’ın 18. yüzyılda inşa edilen Sanki Yedim Camii’ne atıfta bulunan şu sözü yazıyor:
“Lezâiz çağırdıkça ‘sanki yedim’ demeli. ‘Sanki yedim’i düstur yapan, ‘sanki yedim’ namındaki bir mescidi yiyebilirdi, yemedi
Bediüzzaman”
DİĞER VARLIKLARI DA HAYIR İŞLERİNDE
76 yaşındaki Enver Sarıkaş, ‘Sanki Yedim Mescidi’ni yaptırdı; hizmet ediyor, ama bu kadarla da sınırlı değil.
Esnaflıktan kazandığı birikimlerini de vakıf işlerine adamış. Sarıkaş, Risale-i Nur programı için de hayatını adayan bir şahsiyet.