Türkiye’nin ikinci büyük tatlı su kaynağı olan Eğirdir Gölü, hızla geri dönüşü olmayan bir sürece doğru sürükleniyor. Uzmanlara göre göldeki su kaybı yalnızca küresel iklim değişikliğinden değil, aynı zamanda vahşi sulama, kaçak su çekimi ve gölü besleyen kaynakların önüne yapılan yapılar gibi insan eliyle yaratılan etkenlerden de kaynaklanıyor.
5 YIL İÇİNDE İLK RİSK: GÖLÜN İKİYE AYRILMASI
Bilimsel verilere göre gölün su kodunun 913 metre seviyesine inmesi kritik eşik. Bu seviyeye gelinmesi halinde Hoyran ile Eğirdir bölgesi arasındaki dar boğaz tamamen kuruyacak ve göl iki ayrı parçaya bölünecek. Böyle bir senaryo, gölün hidrolojik dengesini bozarak ekosistemin çöküşünü hızlandıracak.
EKOLOJİK ÇÖKÜŞ KAÇINILMAZ
Su hacminin azalmasıyla birlikte göldeki azot ve fosfor yükü artacak. Bu da zararlı alg patlamalarına yol açarak suyu oksijensiz bırakacak. Sonuç olarak balık ve kerevit gibi canlılar ölecek, gölün içme suyu özelliği tamamen ortadan kalkacak.
BUHARLAŞMA KATLANARAK ARTIYOR
Derinliği azalan gölde güneş ışınları tabana daha fazla etki ediyor. Bu durum, buharlaşmayı hızlandırarak su kaybını kısır döngü haline getiriyor.
5 YIL SONRASI SENARYO: KURUYAN GÖL VE EKONOMİK ÇÖKÜŞ
Uzmanlara göre gerekli önlemler alınmazsa Eğirdir Gölü, önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin diğer kuruyan gölleriyle aynı kaderi paylaşacak:
* Çölleşen kıyılar, tarım ve yerleşime açılacak.
* Bölgesel ekonomi ağır darbe alacak; özellikle elma bahçeleri ve balıkçılık yok olma riskiyle karşı karşıya kalacak.
* Mikro iklim değişecek, sıcaklıklar artacak, kuraklık şiddetlenecek.
* Biyoçeşitlilik yok olacak, göle özgü türler geri dönüşsüz şekilde kaybolacak.
GÖLÜ KURTARMANIN YOLU RADİKAL ÖNLEMLER
Uzmanlar, felaketin önlenebilmesi için acil adımların kaçınılmaz olduğunu belirtiyor:
* Gölden su çekimi sınırlandırılmalı, tarımda kapalı sistem sulama yaygınlaştırılmalı.
* Kaçak kuyular ve yasa dışı su çekimleri engellenmeli.
* Gölü besleyen dereler üzerindeki gölet ve bentler kontrol altına alınmalı.
* Tarımsal kirliliği önleyecek arıtma tesisleri kurulmalı.
Eğirdir Gölü’nün geleceği, atılacak bu adımların hızına ve kararlılığına bağlı. Uzmanlar, “Henüz geç değil, gölü kurtarmak elimizde” uyarısında bulunuyor.
Bu arada, yapay zeka da mevcut veriler ışığında 5 yıl sonraki Eğirdir Gölü’nün olası görünümünü simüle ederek gözler önüne serdi.