<p style="text-align: justify;">BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ</p> <p style="text-align: justify;">24 SAAT ULAŞILABİLİR OLACAK</p> <p style="text-align: justify;">AK Parti il Başkanı Osman Zabun, AK Parti belediye başkanlarının ulaşılabilir olacağını belirterek ‘vatandaşımız ne zaman ararsa arasın başkanına ya da onun tayin ettiği bir yetkiliye ulaşabilir olmalıdır” dedi.</p> <p style="text-align: justify;">Zabun, şöyle konuştu:</p> <p style="text-align: justify;">“Siyaset yapmak kolay bir iş değildir. Siyaset sorumluluk ister. Siyaset zor iştir. Bakın ben İl Başkanı olmadan önce akşam yatarken cep telefonumu sessize alır ve öyle yatardım. Sabah kalktığımda ise gece arayan cevapsız aramalar varsa mümkün olduğu kadar onlara dönmeye çalışıyordum. Ama İl Başkanı olduktan sonra telefonumun sesini açıyorum ve öyle yatıyorum. Neden? Çünkü gecenin ikisinde, üçünde bir vatandaşımızın başı sıkışabilir, acil çözümlenmesi gereken sorunu olabilir. Bu vatandaşımız bize bir şekilde ulaşmak isteyebilir. İşte siyaset, böyle sorumluluk gerektiren bir iştir. Bu benim olduğu kadar tüm teşkilat mensuplarımızın ve belediye başkanlarımız için de geçerlidir. Bir belediye başkanımız 24 saat ulaşılabilir olmalıdır. Öyle de olacaktır. Vatandaş ne zaman ararsa arasın başkana ulaşabilmelidir. Olağanüstü bir durum olmadığı müddetçe başkanlarımızın telefonları sürekli açık tutulmalıdır. Varsayalım ki bir vatandaşımız belediye herhangi bir belediye başkanımızı aradı ve ulaşamadı. O zaman beni arayabilir.”</p> <p style="text-align: justify;">AK Parti İl Başkanı Osman Zabun, 31 Mart seçimleri sonrasında seçilen belediye başkanlarına uyarılarda bulundu. AK Belediyeciliği tanımlayan Zabun, şöyle konuştu:</p> <p style="text-align: justify;">“Biz bir davaya gönül vermiş insanlarız. Bizim için seçim sadece belediye başkanlığını kazanmak değildir. Biz kader birliği etmiş insanlarız. Bizler Ak Parti olarak gerek Milletvekilliği gerek Belediye Başkanlığı seçimlerini kazandık. Peki ne olacak şimdi? 4,5 yıl ne yapacağız biz? İşte iş bizim için şimdi başlıyor. Ben, tüm toplantılarda sürekli altını çizerek şunu söylemişimdir. Bizim ufkumuz büyük, bizim hedefimiz büyük. Biz büyük Türkiye’yi nasıl ortaya koyabiliriz tartışmak ve ona göre çalışmak mecburiyetindeyiz. Bizim boşa vakit geçirme gibi, günlerimizi yatarak geçirme gibi bir lüksümüz yoktur, olamaz da. Bizler teşkilat olarak, sizler il, ilçe ve beldelerinizde belediye başkanı olarak bulunduğunuz yeri geliştirmek için çalışacaksınız. Başkanı olduğumuz ilçemizi, beldemizi geliştirmezsek, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın söylediği gönül belediyeciliğini gerçekleştirememiş oluruz. Çünkü vatandaşımız hizmetlerimizden gönül rahatlığıyla memnun olmalıdır. Olmuyorsa orada bir sorun var demektir. O sorunu da çözmek önce siz belediye başkanlarına sonra da bize düşer. Belediye Başkanı arkadaşlarımız başkanı olduğu ilçenin veya beldenin gelişmesi için ne gibi bir çalışma yapılması gerekiyorsa onu yapacak. Proje mi gerekiyor çizdirecek ve bize yani teşkilatımıza, milletvekillerimize getirecek. İşin ondan sonrası bizim olacak. Biz de o projeyi takip edip hayata geçirilmesi için gerekli ödeneği sağlayacağız. Ardından da, söz konusu projelerin uygulandığı ilçe veya beldelerde takipçisi olacağız. Pazartesi günden itibaren, projelerinizi, taahhütlerinizi bize getirin bakalım. Vatandaşa ne söz verdiyseniz onların hayata geçirilmesi için yapılacak çalışmaları masaya yatıralım. Projelerinizi kayda aldıktan sonra her ay teşkilat olarak yaptığımız toplantılarda belediye başkanımıza soracağız. Kara kaplı defteri açıp şu projeyi ne yaptın? Şu projede hangi aşamaya geldin soracağız. Öyle saldım çayıra, Mevlam kayıra yok. Her iş, her proje takibimizde olacak. Çünkü biz gönül belediyeciliğine soyunmuş bir teşkilatız. Biz vatandaş odaklı siyaset yapıyoruz. Bu genel olarak da böyle, yerel olarak da böyle.”</p>