Isparta

Kaynağı bizde parası onlarda!

Abone Ol
Türkiye, dünya mermer rezervinin yüzde 40'ına sahip. Bu üretimde Isparta'nın payı oldukça büyük. 200 bin kişiye istihdam olanağı oluşuturan ocaklardan çıkan ham mermerin en büyük pazarı Çin. Ancak çıkarılan mermerin işlenmeden satılıyor olmasından ötürü Isparta için ciddi kayıp var.

Türkiye, dünya mermer rezervinin yüzde 40'ına sahip.  Bu üretimde Isparta'nın payı oldukça büyük.  200 bin kişiye istihdam olanağı oluşuturan  ocaklardan çıkan ham mermerin en büyük pazarı  Çin. Ancak çıkarılan mermerin işlenmeden satılıyor olmasından ötürü  Isparta için ciddi kayıp var. 

Isparta  mermer yatakları açısından zengni bir rezerve sahip. Bu potansiyelini de giderek artış gösteren  mermer ocakları ile değerlendiriliyor. Isparta genelinde 4 bine yakın ruhsatı alınmış taş ocağı olmasına rağmen var olan mermer ocaklarının büyük bölümü Denizli ve Muğla gibi illerden gelen firmalar tarafından çıkarıtılıyor.  Bu durum Isparta’ya girdi sağlamıyor. Çünkü başka illerden gelen  firmalar vergisini yine kendi illerinden ödüyorlar. Mermer işletmecileri ise tam akesine nereden ruhsat alınıyorsa, orada vergi ödenmesi gerektiğini, ruhsat verilirken bunun dikkate alınması görüşünde.  Mermerin blok halinde ihraç edilmesi de kayba neden oluyor. Blok taş ihracatında ilk sırada yer alan Çin, Türkiye ve diğer ülkelerden aldığı hammadde ile milyar dolarlık ihracat yapıyor.

Isparta’da  çıkarılan mermer ihracatta çok önemli bir paya sahip. Geçtiğimiz yıl yapılan maden ihracatından Türkiye genelinde yaklaşık 4 milyar dolar ticaret hacmi oluştuğu biliniyor, bunun 2 milyar 100 milyon dolarlık bölümünü doğal taş ve mermerden sağlandı.  Ancak mermer blok olarak satılırken hammade şeklinde  mermeri işleyen Çin ve Hindistan gibi ülkeler, Türkiye’den daha fazla kazanç sağlıyor.

EN BÜYÜK PAZAR ÇİN AMA...

Blok taş ihracatında ilk sırada yer alan Çin'in her yıl talep arttırdığı, 2023 yılı hedefi olan 15 milyar dolarlık maden ihracatı beklentisinin 8 milyar dolarlık hacminin 53 kalem madenden, kalan 7 milyar dolarlık bölümünün ise mermer ve doğal taştan oluşacağının hesaplandığını ifade ediliyor.  Mermer de  Isparta önemli bir yere sahipken bu değerden yeterince kazanamıyor. Isparta’daki mermercilerin sorunlarının başında ruhsatlandırma geliyor. Ruhsat başvurularına cevap almaları bir yıla yakın bir zaman alan mermerciler ayrıca simsar ve çantacı olarak niteledikleri kişilerin 2 bin-3 bin TL masraf ederek aldıkları çok sayıda ruhsatı 200-300 bin dolara satmaya çalışmasından dert yanıyor  

YABANCI YATIRIMCILARA ÖZEL ŞARTLAR GELMELİ

Yabancı yatırımcıların Türkiye’de rahatlıkla ruhsat aldığına değinen mermer işletmecileri, yatırımcıların gelmesinden rahatsız olmuyor, fakat onlar içinde bazı şartlar getirilmesini istiyor. İşletmeciler, yabancı yatırımcıların ülkemizdeki yer altı zenginliklerimizi alıp gitmemelerini istiyor. Ayrıca Çinli müşterilerin Isparta’da çıkartılan mermerleri blok halinde alıp, kendi ülkelerinde işlediklerine dikkat çeken mermer işletmecileri, Isparta’da işleme fabrikalarını kurmanın çok maliyetli olduğu görüşündeler.

DOĞA TAHRİBATI CABASI

Mermer ocaklarının ortaya çıkardığı bir diğer sorun ise çevre tahribatı. SDÜ Jeoloji mühendisliği bölümünde Mahmut Mutlutürk ve Maden Mühendisliği Bölümünden Raşit Altındağ tarafından hazırlanan “Terk Edilmiş Mermer Ocakları ve Çevre Etkileşimi” başlıklı makalede “Son yıllarda Isparta'nın çeşitli bölgelerinde yeni ocakların açılmasıyla bölgenin doğal taş üretim potansiyeli giderek büyümektedir.

Batı Akdeniz bölgesinde Limra, Budur Bej, Budur Kahve gibi değişik türlerin ihracatı ile faaliyet gösteren yüzlerce ocak çalışmasına rağmen, yüzlerce ocağın da farklı nedenlerle terk edilmiş olması dikkat çekmektedir. Terk edilen bu ocakların büyük bir çoğunluğunun ÇED uygulaması dışında olması ve zaman içerisinde terk edilmesinden dolayı herhangi bir hukuki yaptırıma tabi olmadan terk edildiği görülmektedir. Terk sonrası gerek ocak içinde gerekse ocağı çevreleyen basamak başlarında herhangi bir güvenlik önleminin olmadığı gibi, rekültüvasyon çalışmalarının da olmaması nedeniyle çevrede her geçen gün büyüyen görsel bir kirlilik de dikkati çekmektedir” görüşüne yer veriliyor.