Araştırmacılar, 150’den fazla ülkeden 1 milyardan fazla sosyal medya paylaşımını analiz ederek sıcaklıkların kolektif ruh hali üzerindeki etkilerini inceledi. Bulgular, sıcaklıklar 35°C’nin üzerine çıktığında özellikle düşük gelirli ülkelerde sosyal medya paylaşımlarının yüzde 25 daha olumsuz hale geldiğini ortaya koydu. Yüksek gelirli ülkelerde bu oran yüzde 8 olarak kaydedildi.
Çin Bilimler Akademisi’nden Jianghao Wang, “Sosyal medya bize kültürler ve kıtalar arasında insan duygularına eşi benzeri görülmemiş bir pencere açıyor” dedi. Araştırma, iklim değişikliğinin duygusal etkilerini geleneksel anketlerin ölçemeyeceği ölçekte gözlemlemeye olanak sağlıyor.
Bilim insanları, sıcak havanın öfke, agresyon ve olumsuz ruh hâli ile ilişkili olduğunu belirtiyor. Geçmiş çalışmalar, sıcak günlerde sürücülerin daha agresif davrandığını, gazetecilerin olumsuz dil kullandığını ve şiddet içeren suçların arttığını ortaya koymuştu. 2018’de yapılan bir başka araştırma, sıcak günlerde intihar riskinin de yükseldiğini gösterdi.
Sıcak havanın beynin biyolojisini etkileyebileceğini gösteren çalışmalar, serotonin ve testosteron seviyelerinin bu olumsuz ruh hallerine katkıda bulunabileceğini öne sürüyor. Ancak uzmanlar, çoğu çalışmanın korelasyon temelli olduğunu ve sıcaklığın tek başına ruh halini belirlemediğini vurguluyor.
Araştırmanın uzun vadeli projeksiyonları, 2100 yılına kadar sıcaklıkların küresel duyarlılık üzerinde yüzde 2,3 civarında bir düşüş yaratabileceğini öngörüyor. MIT Sürdürülebilir Kentleşme Laboratuvarı’ndan Nick Obradovich, “Hava durumu ve iklim değiştikçe bireylerin duygusal durumlarındaki şoklara karşı dirençli olmaları, toplumsal adaptasyon açısından kritik olacak” dedi.
Çalışma, artan sıcaklıkların sadece fiziksel sağlığımızı değil, psikolojik ve sosyal refahımızı da etkileyebileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.