Anadolu halkının ekonomik ve kültürel yaşamında önemli bir boyut oluşturan, dürüstlüğün, sevginin, dostluğun, yardımlaşmanın, hoşgörünün, bilginin ve dayanışmanın sanat ile birleşimi olan Ahilik, düzenlenen bir dizi etkinlikle kutlanmaya başladı. 
12-17 Eylül arasında kutlanacak Ahilik Haftası kapsamında Isparta Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği Başkan Vekili İsmail Uygun ve Esnaf Odaları Başkanları Vali Aydın Baruş’u ziyaret ettiler.
Görüşmede yaptığı konuşmada tüm esnaf ve sanatkarların Ahilik Haftasını kutlayan Vali Baruş konuklarını ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek “ Ahilik kültürü sizlerin de bildiği gibi Anadolu insanının yüreğinden çıkan ve yüzyıllar boyunca bizim toplumumuzun temeli olan sosyal yardımlaşma, dayanışma, kardeşlik gibi duyguların gelişmesini sağlayan çok temel bir kültür. Atalarımız Anadolu'ya adım attığından beri bu kültürü gerek ticari hayatımızda gerek toplumsal hayatımızda hakim kılmıştır. Bu sayede de birlik ve beraberliğimiz ve millet olarak var olma bilincimiz gelişerek devam etmiştir. Bunda Ahilik kültürünün çok önemli rolü var. Ahilik sadece ticari hayatı kapsamıyor aynı zamanda biraz önce belirttiğim gibi insanlar arası ilişkilere de şekil veren bir anlayış. Kardeşi açken tok yatmayı kendine zor bilen bir anlayışın sonucu bu. Çünkü kapı komşunu, çevrenizdeki kardeşiniz olan esnaflar iş yapamadığı zaman, sizin ticari kazancınızdan rahatsız olmanız başka bir anlayışta yok. Onun için biz Ahilik kültürünü esnafımızın temel anlayışı olarak devam ettirmeyi amaç olarak bilmemiz lazım, edinmemiz lazım. Bugünkü esnafımızın da bu anlayışla hareket ettiğini her zaman düşünüyoruz. Çünkü bunun örneklerini yaşadığımız sıkıntılı günlerde gördük. Pandemi sürecinde olsun veya vatandaşlarımızın ekonomik sıkıntı çektiği zamanlarda olsun esnafımız hiçbir zaman vatandaşımıza olan desteğini bırakmadı. Onun için tüm esnaflarımıza çok teşekkür ediyorum. Bu zor süreçlerde vatandaşımıza destek oldukları için ve bu Ahilik anlayışını bugün de devam ettirdikleri için. Bizler bu anlayışı ne kadar sağlıklı bir şekilde devam ettirirsek toplumsal barışımız, birlik beraberliğimiz de o kadar güçlü bir şekilde devam eder. Önemli olan sadece bugün kazanmak değildir, önemli olan insanların kalplerini gönülleri fethetmektir, kazanmaktır. Çünkü gönülleri kazandığınız takdirde bir gün mutlaka bir bereket olarak geri döner. Esnafımızın işlerinde de bereketli kazançlar diliyorum. Esnafımıza toplum olarak sahip çıkmamız lazım, onları yaşatmamız lazım. Mahallemizde, köyümüzde esnafın bulunması bizim için bir teminat olduğunu hiçbir zaman unutmamamız lazım. Bu açıdan tüm esnaflarımızın Ahilik haftasını tebrik ediyorum, kendilerine sağlıklı ömürler diliyorum ve bol kazançlı, bereketli, helal kazançlı günler diliyorum” diye konuştu.
Ardından Vali Baruş tüm konuklarıyla tek tek tanışarak bir süre sohbet etti. 


Ahilik Haftası kutlamaları kapsamında Isparta Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği’ne geçen Vali Baruş burada düzenlenen kutlama ve kaftan giydirme programına katıldı. 
Birlik üyelerine hitaben yaptığı konuşmada, Ahilik kültürünü yeni nesillere anlatmak ve aktarmak amacıyla kutlanan Ahilik Haftasını esnaflarla birlikte idrak etmenin mutluluğunu yaşadığını söyleyen Vali Baruş, “Bu programa iştirak eden esnafımız nezdinde, ticaret ve ekonomik hayatımızda çok önemli bir yer tutan esnaf teşkilatımızın tüm mensuplarının Ahilik Kültürü Haftasını tebrik ediyor, kendileri ve ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Tarih boyunca uzun süreli medeniyetler kurabilen ve varlığını devam ettirebilen milletler, sosyal hayatında kalıcı müesseseler oluşturabilen köklü gelenek ve kültüre sahip toplumlar olmuşlardır. Türk Milleti Anadolu’ya ayak bastığı tarihten itibaren toplumsal hayatta önemli yeri olan ticaret ve üretim faaliyetlerini düzenlemek, bu faaliyetlerde bulunanlara ilişkin kurallar manzumesi oluşturmaya başlamıştır. Tarih boyunca, medeniyetimizin temel değerlerinden biri haline gelen ve yüzyıllardır hayat anlayışımıza ve ticaret ahlakımıza yön veren en temel kurumlardan olan Ahilik Teşkilatı işte böyle bir anlayışla kurulmuştur. 1205 yılında Anadolu’ya gelen Horasan erenlerinden Ahi Evran Horasan, Harezm ve Türkistan bölgelerinden gelen Türk esnaf ve sanatkârlarını, ahlak, yardımseverlik, misafirperverlik ve sanatın bileşimi olan ahi kuruluşu içinde birleştirip örgütlendirmiştir. "Ahilik" günümüzde esnaflarımızla özdeşleşmiş bir kavramdır. Ahilik denilince esnaf, esnaf denilince de Ahilik akla gelmektedir. Ahilik; dürüstlüğün, sevginin, dostluğun, yardımlaşmanın, hoşgörünün, bilginin ve dayanışmanın sanat ile birleşimidir. Bu anlamda Ahilik işçinin, çalışanın, üretenin, namuslu kazancın, namuslu ticaretin ve adaletli yönetimin simgesi olmuştur. 13. yüzyıldan itibaren beri Anadolu şehirlerinin önemli bir kısmında esnaf ve zanaatkâr topluluklarının bir araya geldiği Ahilik Teşkilatı fütüvvet anlayışı üzerine inşa edilmiştir. Fütüvvet; el açıklığı, misafirperverlik, zülüm ve eziyet görmüşlere sahip çıkma ve bu yolda gözünü budaktan sakınmama anlamında cesaret ve yiğitliği ifade eder. Bugün de hepimiz için hayat düsturu olması gereken; erdem, irfan, fazilet, ihlas, azim, vefa, cömertlik, adalet, sabır, kanaat, iffet, cesaret gibi insani özellikler Ahilik Kültürü’nün bize miras bıraktığı en temel insani değerlerdir. Ahilere, ahi babalarınca yaptırılmış olan zaviyelere gitmeye başlayışlarının ilk günlerinde şu ana ilkeler öğretilirdi ki, bu ilkeler yüzyıllarca Türk toplumunun yaşam anlayışının ayırıcı nitelikleri halinde sürüp gelmiştir: Ahi olan kişinin üç şeyi hep açık, başka üç şeyi de hep kapalı olmalıdır. Ahinin Eli; Yoksullara, düşkünlere yardım etmede açık olmalıdır.

Dolar Ve Euro'da Bu Hafta Son Durum Dolar Ve Euro'da Bu Hafta Son Durum

Konuk olmak ya da ondan bir şey istemeye gelenler için Ahinin Kapısı Açık Olmadır. Yoksullara, düşkünlere, konuklara yedirmek, açları doyurmak için Ahinin Sofrası Açık Olmalıdır. Kimsenin ayıbını görmemek, kimseye kötü gözle bakmamak için Ahinin Gözü Bağlı Olmalıdır. Kimsenin ırzına, namusuna, haysiyet ve onuruna kötülük etmemek için Ahinin Beli Bağlı Olmalıdır. Ahinin Dili; Kimseye kötü söylememek, kimse hakkında iftira etmemek, münafıklık, koğuculuk yapmamak için Bağlı Olmalıdır. Bu ilke ve prensipler yüzyıllardır Milletimizin hayata bakışında temel değerler haline gelmiş ve yabancılar tarafından bu milletin dünyaya örnek gösterilen karakter özellikleri olarak ifade edilmiştir. Türk Milletinin bu hasletlerini bu topraklar üzerinde seyahat eden tarihçiler de sık bir şekilde vurgulamaktadır. Ahilik; esnaf teşkilatı mensupları için ahlak ilkeleri getirmenin yanında, aynı zamanda; Anadolu'da birliği, refahı, toplum düzenini sağlayan ve halkın maddî, manevî tüm ihtiyaçlarına cevap verecek tarzda teşkilatlanan sivil toplum kuruluşu olmuştur. Ahi zaviyelerindeki eğiticiler ahiler gençlere, ata binmek, sürek avına çıkmak, kılıç, ok ve kalkan kullanmak gibi şeyleri öğretirlerdi. Osmanlı Devletinde 1361 yılından önceki yıllarda ordu kurulmadan ya da ordu gücünün düşman saldırısına karşı koymaya yetmediğinde ahiler, silahlarına sarılıp atlarına binerek savaş alanlarında koşarlardı.

Yine bu ahiler, pirler, yoldaşlar ve yol ataları gözetiminde, kendilerini kötülüklerden arındırmaya çalışan gençleri, zaviyelerde uyulan inançlara, kurallara alıştırmakla görevliydiler. Ahilik Kurumunun banisi Ahi Evran ahlâk, konukseverlik, yardımseverlik ve sanatın karışımı olan ahiliği örgütleyerek onu, o denli saygın bir duruma getirmiştir ki dönemin emirleri, hükümdarları bile bu kuruma üye olmayı onur saymışlardır. Osmanlı Devleti hükümdarlarından olan Orhan Gazi ve oğlu birinci Murad-ı Hüdavendigar birer ahidirler. Değerli Misafirler, Tarih boyunca, toplumsal yaşamımızda çok önemli rol üstlenmiş olan Ahilik Kültürünü bugün de yaşatmak ve bu kültürün bize miras bıraktığı ilkeleri hayat düsturu olarak gelecek nesillere aktarmanın milli birlik ve beraberliğimize, kardeşliğimize ve dayanışma ruhumuza çok önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum. Ahilik Kültürünün temel ilkelerinin bugün de bizlere hayat rehberi olmasını diliyorum. Ahilik Haftasını kutladığımız bugün vesilesiyle, Ahiliğin kurucusu olan ve bu teşkilata ismini veren Ahi Evran atamızı ve bu müesseseyi yüzyıllardır yaşatan ceddimizi rahmetle anıyorum. rahmetle anıyorum. Helal kazanç ve insanlara hizmet yolunda alın teri döken tüm esnafımızın Ahilik Kültürü Haftasını tebrik ediyorum. Sizlere sevgi ve hürmetlerimi sunuyorum.
Ardından programda Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Hüseyin Kaleli tarafından Ahilik tarihi ve kültürü hakkında bir sunum gerçekleştirildi.
Sunumun ardından Vali Baruş, Yılın Ahisi seçilen Ramazan Yıldırım’a kaftan giydirerek plaket ve Ticaret Bakanlığı tarafından gönderilen belgeyi takdim etti. Törende ayrıca Yılın Kalfası Sefa Çakır’a ve Yılın Çırağı Muharrem Dönertaş’a plaket ve belgeleri takdim edildi. Tören toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.