Cumartesi günü barolar birliği başkanı Metin Feyzioğlu, Atatürkçü Düşünce Topluluğunun davetlisi olarak Isparta’ya gelecek. Soma Faciasını istismar etmek için yoğun gayret sarfeden Feyzioğlu, 2009’daki maden faciasında ölen işçilerin değil de maden sahibinin avukatlığını yapmış olmasını nasıl anlatacak Ispartalılara çok merak ediyoruz.
 
Soma’da ölen işçilerimizin sorumlusu olarak hükümeti gören Feyzioğlu 10 Aralık 2009’da meydana gelen ve 19 kişinin hayatını kaybettiği maden kazasında maden ocağının işletmesini yapan Bükköy Madencilik AŞ.’nin sahibi Nurullah Ercan ve Kasım Karataş’ın avukatlığını neden üstlendiğini Atatürkçü Düşünce Topluluğu kendisine sormayı akıl edebilecek mi acaba?
 
Daha da acı olanı, Münevver Karabulut cinayetinde Cem Gariboğlu’nun cinayetine yardım eden baba Gariboğlu’nun avukatlığını üstlenmesini de izah edebilecek mi Isparta’ya geldiğinde. Ispartalılar böyle çirkin insanların avukatlığını yapmış ve bunları unutup Soma’da şehit olan madencilerimizi istismar eden Feyzioğlu’nu misafir etmeyi ve onu dinlemeyi kendilerine yakıştırabilecekler mi?
 
İyisi mi sen evine dön Feyzioğlu. Isparta’nın yalana, riyaya, istismara karnı tok. Buradan sana ekmek çıkmaz…
 
 
 İHL FARKI
 
“Yarınki Cuma Hutbesini ben vereceğim, hazırlandım beni bir dinler misin” dedi oğlum. Dinlerken çok duygulandım… “Nereden nereye” dedim. İmam hatip liselerini işlevsiz, kör ve atıl durumda bırakan darbe zihniyetinin ardından yeniden “Dindar nesli” diriltmek adına bu liseleri amacına uygun hale getiren başbakanımız Erdoğan’a ve arkadaşlarına ne kadar dua etsek az diye düşündüm.
 
Kimi velileri yüksek notlar, puanlar, gözde meslekler ve üniversiteler mest eder belki de. İmam Hatip okullarını bu açıdan yetersiz ve önemsiz görenler de çok olabilir.  Hayata seküler pencereden baktığınızda tatmin olacağınız okullar gibi görünmeyebilir. Ancak 17 Aralıktan beri yaşanan pek çok olay da gösterdi ki bize binaların konforu, yabancı dil eğitimleri, dereceli öğrencilerinden ziyade Kuran kaynaklı dini eğitim alan, özgür düşünebilen, tartışıp sorgulayabilen talebe yetiştiren okullara ihtiyaç var.
 
Gençleri internet kafelerden, barlardan, kötü alışkanlıklardan uzak tutmak günümüzde çok zor. Ancak artık gençler için spor merkezlerinin yanında onların maneviyatını da güçlü tutabilecek kurslar, dernekler, okullar hükümetimizin çalışmalarıyla aktif hale getirilmekte. Çocuklarımızı yıllar sonra yeniden camilerde, kuran kurslarında, imam hatiplerde Kuran ve namazla iç içe görmekten mutlu ve gururluyuz. Başbakanımıza geride ahlaklı ve dindar bir nesil bırakmak için gösterdiği yoğun gayretlerinden dolayı teşekkür ediyoruz.