Minneapolis'te polisi memuru kadar gözaltına alındığı sırada boğazına basılarak öldürülen George Floyd’un ölümü sonrası az daha cehenneme dönen ABD’de sular durulmuyor. Ülkenin birçok şehrine sıçrayan ve durmaksızın şiddetini artıran protestolarda eylemciler, polis merkezlerine saldırdı, sokakları yakıp yıktı, mağazalarda yağma eylemlerinde bulundu. Büyük kalabalıkları biber gazı ve plastik mermi sıkarak dağıtmaya çalışan polisler, insanların yaralanmasının gerisinde öfkenin hedefi oldu. Polis kuvvetlerinin başarısızlığının gerisinde bir yorumlama yapan Minnesota polis teşkilatı şefi, eylemlere katılanların çoğunun şehir halkı dışından getirildiğini iddia etti.
Bu açıklamaların gerisinde gözler, politikacılara çevrildi. Olaylar başladığı andan itibaren bilhassa Trump hükümeti taraftarları, birçok kuram ortaya attı. Polis vahşetinin, insanları bu noktaya sürüklediği ihtimalini görmezden gelmeyi tercih eden ABD yönetimi, birçok komplo teorisinde bulundu. Ilk Kez milyarder yatırımcı ve spekülatör George Soros, olayların amaç ismi haline geldi. Cumhuriyetçi milletvekilleri, 40’tan artı ülkede gerçekleşen büyük ayaklanmaların finansörü olarak bahsedilen Soros’u, bu eylemlerin de arkasındaki isim olduğunu söyledi.
Az Önce bu iddialar için fiziksel kanıtlar gösterilmese de Soros göre finanse edilen eylemcilerin, yüklü miktarda para verilerek ülkenin birçok noktasından araçlarla bölgeye getirildiği bahis edildi. Ortaya atılan danışıklı dövüş teorilerinden biri de, olayların gerisinde Rusya olduğu. Başkanlık seçimlerinin hemencecik öncesinde Rusya’nın seçimleri gölgelemek için ülkede karışıklık yarattığını düşünenler, oldukça yaygın.
Olayların dış güçlerin komplosu olduğuna dair ortaya atılan bir diğeriyse, Meksikalı uyuşturucu kartellerinin karışıklığa destek verdiği. Çoğu mecrada ise, fazla sağcı Neo-Nazilerin olayları körükleyerek siyahımsı halka hücum etmek için bir fırsat yaratmaya çalıştığı bahis edildi.
Bu haber sizlere www.haber32.com.tr farkıyla sunulmuştur
