Diyanet'ten, bayram için 'duha namazı' tavsiyesi Türkiye'nin 81 ilinde koronavirüs ile çaba kapsamında, arife günü ile birlikte Ramazan Bayramı'nda da 4 gün sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak. Alınan tedbirler zarfında camilerin kapalı olması ve sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle bayram sabahı camilerde ise birincil defa bayram namazı kılınamayacak. Konuyla ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan yorumlama geldi. Açıklamada, camilerde bayram namazının kılınmayacağını oysa minarelerden tekbir getirilerek bayram coşkusunun yaşanmasının sağlanacağı belirtildi. "İslam’da farz olan oruç ve hac ibadetlerinin tamamlanmasıyla Ramazan ve Kurban almak üzere iki dinî bayram kabul edilmiş ve her ikisi için de bayram namazları yasal kılınmıştır. Hz. Peygamber (s.a.s.) ve ashabının (r.a.) tatbikatına tarafından kendine özgü ilave tekbirleriyle birlikte ikişer rekât olan bayram namazları defalarca geniş alanlarda ve cemaatle kılınmış, arkasında da bayram hutbesi irad edilmiş ve bu hususta bir icma oluşmuştur. öte taraftan fıkıh mezhepleri, bayram namazının hükmü ve bu ibadetin tek başına kılınıp kılınmayacağı konusunda farklı fikirler serdetmiştir. Kendilerine cuma namazı farz olan kimselere bayram namazı kılmak Hanefîler’e kadar vâcip, Şâfiîler’e tarafından sünnettir. Hanefî mezhebine göre bayram namazının sahih olması için hutbe dıştan Cuma namazında aranan şartların yerine gelmesi gerektiğinden, bayram namazının cemaatle kılınması şarttır. Herhangi bir sebepten nedeniyle bayram namazını cemaatle kılamayan kimsenin bunu kaza etmesi gerekmediği gibi bu kişinin tek başına bayram namazını kılması da gerekmez. Bayram namazını camide cemaatle kılamayanların, evlerinde iki veya dört rekât olarak duhâ/işrak (kuşluk) namazı niyetiyle nafile namaz kılmaları müstehabtır. Şafiî mezhebine tarafından de bayram namazının bir yerde ve topluca kılınması esastır. bununla beraber değişik sebeplerle cemaate katılamayanların münferit olarak kılması da caizdir. Buna göre cemaate katılmayan kişiler, kadınlar, çocuklar ve yolcular evlerinde münferiden bayram namazını kılabilirler. Bayram namazlarını sünnet olarak görebilen Şafiilere göre yalnız başına kılacak kimsenin hutbe okuması durum değildir. Sonuç itibariyle Bayram namazları oruç ve hac gibi uzun süreli ve yoğun ibadetlerin tamamlanmasının sevinç ve coşkusunu yaşamak üzere hep birlikte cemaatle kılınan ve Müslümanların vahdetini bildiren fazla kayda değer ibadetlerdir. Oysa salgın, bulaşıcı rahatsızlık, karantina uygulamaları gibi sebeplerle bu namazın camilerde veya musallalarda cemaatle kılınması imkanının olmadığı zamanlarda, Müslümanların yukarıda açıklanan fikirler doğrultusunda ibadet hayatlarına istikamet vermeleri mümkündür. Nitekim bu yıl da maalesef milletçe büyük mücadele verdiğimiz Kovid-19 salgını nedeniyle camilerimizde bayram namazı kılınamayacaktır. Diyanet İşleri Başkanlığı Ramazan Bayramının birincil gününde her ilin kendi bayram namazı saatinde minarelerden bayram günlerinin şiârından olan tekbirler getirmek suretiyle bayram coşkusunun yaşanmasına ve herkesin bulunduğu yerde bu sevince katılmasına yönelik bir tatbik yapacaktır. Halkımızın da tıpkı önceki bayramlarda olduğu gibi zorunlu temizliğini ve diğer hazırlıklarını yapması, giyim kuşamına itina göstermesi ve güneşin yükseldiği o bayram namazı vaktini heyecanla, dualarla, zikirlerle beklemesi yerinde olacaktır. Bu Nedenle bayram namazını cemaatle kılamamanın hüznünü, bayram namazı vaktine sağ salim ulaşmış olmanın sevinci ve şükrü ile Allah’ın huzuruna durarak giderebilecektir. Minarelerden okunan tekbirlere eşlik ederek o günün bayram günü olduğunu ailesiyle birlikte algı edecektir. Yukarıda açıklandığı gibi dileyen kardeşlerimiz bayram namazı niyetiyle, dileyenler de duha/işrak (kuşluk) namazı niyetiyle namaz kılabileceklerdir."     Bu haber sizlere www.haber32.com.tr farkıyla sunulmuştur