Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Yüksek Düzeyli Stratejik Diyalog 4. Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda, KİK üyesi ülkeler ile Türkiye arasında mevcut ikili ilişkilerin artırılmasına karar verildiği bildirildi.

Toplantının ardından yayımlanan 38 maddelik ''ortak açıklama''da, Türkiye ile KİK üyesi ülkeler arasında ilişkilerin her alanda güçlendirilmesi ve çeşitlendirilmesi konusundaki ortak arzu olduğu ifade edildi.

Bölgesel ve uluslararası meselelerle ilgili tespit, temenni ve çağrılara da yer verilen açıklamada, bakanların ticaret, yatırım, enerji, turizm, sağlık, elektrik, su, çevre, tarım ve gıda güvenliği konusunda alt komitelerin vardığı sonuçları değerlendirdiği, ayrıca 29 Haziran 2011 tarihinde Ankara'da gerçekleştirilen KİK-Türkiye Ekonomik İşbirliği Ortak Komitesi toplantısında alınan kararların onaylandığı vurgulandı.

Komitenin, Türkiye ile KİK ülkeleri arasında ekonomik, mali ve parasal meselelerle ilgili bir alt komite kurulması tavsiyesinin desteklendiği belirtilen açıklamada, KİK ülkeleri ile Türkiye'yi birbirine bağlayacak bir demiryolu inşa edilmesi teklifinin incelenmesini de içerecek şekilde hava, deniz ve kara ulaşımında işbirliğini sürüdürme konusundaki kararlılığın dile getirildiği vurgulanarak, ''Türkiye ile KİK ülkeleri arasındaki ticarette 5 kat artış sağlanmasından ve her iki yönde de özel yatırımların artması memnuniyetle karşılandı'' denildi.

Tarafların iş dünyaları arasındaki işbirliği ve alışverişin aktif biçimde desteklenmesi konusunda görüş birliğine vardığı ifade edilen açıklamada, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile KİK ülkelerinin muadil örgütlerini çatısı altında toplayan federasyonun 5-7 Şubat'ta İstanbul'da düzenleyeceği ilk Türkiye-KİK İş Forumu övüldü.

Enerji, su ve elektrik alanlarında Türkiye'de ve KİK ülkelerinde yapılacak yatırımların büyük fırsatlar doğuracağına dikkat çekilen açıklamada, ilgili alt komitelere bu alanda çalışmayı sürdürme talimatı verildiği ifade edildi.

Açıklamada, ''Özellikle öğrenci değişim programlarını geliştirmek, akademik ve bilimsel işbirliğini teşvik etmek, KİK üyesi ülkelerde Türk dili ve Türk incelemeleri bölümleri, Türkiye'de ise KİK incelemeleri ve Arap dili bölümleri açılmasına destek vermek suretiyle KİK üyesi ülkeler ile Türkiye arasında mevcut ikili ilişkilerin artırılmasına karar verildi'' denildi.



-Bölge ülkeleri arasındaki ilişkiler-



''Bölge ülkeleri arasındaki ilişkiler iyi komşuluk, birbirlerinin iç işlerine karışmama ve anlaşmazlıkların barışçıl araçlarla çözülmesi temelinde olmalıdır'' denilen açıklamada, toplantıya katılan bakanların Orta Doğu ve dünyadaki önemli gelişmeleri ele aldıkları ve halkların reform, kalkınma, hukukun üstünlüğü, iyi yönetim ve adalet konusundaki meşru taleplerinin hayata geçmesinin önemine vurgu yaptıkları kaydedildi.

Orta Doğu'da kalıcı ve kapsamlı bir barışın ancak 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan yaşayabilir bir Filistin devletinin kurulmasıyla mümkün olduğunun teyit edildiği belirtilen açıklamada, İsrail'in devam eden yerleşim politikaları dolayısıyla kınandığı vurgulandı.

Filistin'in Birleşmiş Milletler'e üyelik başvurusuna tam destek verildiği ve Filistin halkının kendi özgür ve egemen devletlerine sahip olma hakkının altının çizildiği kaydedilen açıklamada, Mısır'a ve Filistinli gruplara, Filistin'de iç barışın sağlanmasına yönelik gayretleri için teşekkür edildiği belirtildi.

İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ablukanın gayrimeşruluğunun tartışmasız olduğu vurgulanan ''ortak açıklama''da, İsrail'in ''Mavi Marmara'' saldırısı dolayısıyla Türkiye'ye ve uluslararası hukuka karşı sorumluluklarını yerine getirmediği için şiddetle kınandığı aktarıldı.



-Suriye, Irak, Tunus ve Mısır'daki durum-



Suriye'de devam eden şiddet olayları ve sivil ölümleri konusunda üzüntü duyulduğu da hatırlatılan açıklamada, uluslararası çabaların, Suriye'de akan kanı derhal durdurmaya ve Suriye halkının meşru talepleriyle uyumlu bir siyasi geçiş sürecinin başlamasına yoğunlaşması gerektiğinin altı çizildi.

Suriye yönetimine Arap Birliğinin barış girişimi kapsamındaki vaatlerini ve sorumluluklarını yerine getirmesi için çağrıda bulunulduğu ifade edilen açıklamada, Türkiye'nin kendisine sığınan Suriye vatandaşlarına sağladığı koruma nedeniyle takdir edildiği vurgulandı.

Irak'ın toprak bütünlüğü, bağımsızlığı ve egemenliği konusundaki taahhütlerin teyit edildiği ortak açıklamada, Irak'ın da birliğini, istikrarını ve refahını artırma konusundaki sorumluluklarını üstlenmesi ve topraklarındaki bütün terör örgütlerini temizlemesinin önemli olduğunun altı çizildi.

Libya'da geçici hükümetin kurulmasından duyulan memnuniyetin ifade edildiği açıklamada, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine, ''Libya'nın dondurulan bütün varlıklarının serbest bırakılması için gerekli prosedürleri tamamlaması'' çağrısında bulunuldu.

Tunus ve Mısır'da gerçekleşen seçimlerden memnuniyet duyulduğu ifade edilen açıklamada, terörizmin bütün biçimleri şiddetle kınandı. Açıklamada, ''Terörün hiçbir din, milliyet ve etnik grupla ilişkilendirilmemesi gerekir'' denildi.

Türkiye'yi hedef alan PKK terörünün de kınandığı açıklamada, Türkiye'ye terörle mücadele konusunda verilen destek teyit edildi.

İsrail'in Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması'na katılması ve bütün nükleer tesislerini Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu denetimine açması çağrısı yapılan açıklamada, bütün ülkelere, uluslararası anlaşmalar çerçevesinde barışçıl maksatlarla nükleer enerji geliştirme haklarının tanındığı kaydedildi. Açıklamada, İran ile bu konuda barışçıl bir çözüme ulaşılması için nükleer müzakerelerin sürdürülmesine duyulan ihtiyaç tekrarlandı.



-Türkiye'nin AB üyeliğine destek-



Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğine güçlü desteğin dile getirildiği açıklamada, bunun, özellikle kültürlerarası diyalog bakımından içerdiği olumlu küresel sonuçlarla birlikte tarihi önemde bir proje olduğunun altı çizildi. Açıklamada, Avrupa Birliğinin, mevcut engelleri kaldırıp bu konudaki müzakerelere yeni bir momentum vermesi istendi.

Kıbrıs'ta 2012 yılının ilk yarısında devam eden Birleşmiş Milletler müzakereleri yoluyla ve BM Genel Sekreteri'nin beklentileriyle uyumlu, adil, kalıcı ve kapsayıcı bir çözüme varılması için desteğin dile getirildiği açıklamada, Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı izolasyonun kaldırılması için somut adımların atılmasına duyulan ihtiyaca işaret edildi.