Türkiye'deki hayvancılık sektöründe işletmelerin genelde küçük aile işletmesi tipinde olduğu bilinmekte. Ancak son yıllarda geleneksel yetiştiricilikten uzak daha modern, orta ölçekte hayvancılık işletmelerinin yaygınlaştığını da görmekteyiz. Mesleki örgütlenmenin yetersiz olması ile birlikte kaba yem, süt yemi, işçilik ve enerji gibi maliyetlerin yüksek olması ne yazık ki sektörü olumsuz yönde etkilemekte.

Sektörün tüm sorunları ve çözüm yollarını Isparta’nın Aksu İlçesinde 12 yıldır hayvancılık yapan Hakan Aydın ve oğlu genç girişimci Ahmet Aydın ile konuştuk.

GENÇ GİRİŞİMCİ DAHA FAZLA DESTEKLENMELİ

Hayvancılığa verilen desteklerin önemli olduğunu belirten ve gençlerin sektöre olan ilgisini artırmak adına hayvancılık alanında genç girişimcilere daha fazla destek verilmesi gerektiğinin altını çizen Hakan Aydın; “12 yıldır büyükbaş hayvancılıkla uğraşmaktayım. Son yıllarda ülkemizde yaşanan ekonomik sorun ve krizlerin hayvancılık sektörünü son derece olumsuz yönde etkilediğini biliyorum. Bu sıkıntılı durumu bizzat yaşamaktayım. Girdi maliyetleri çok yükseldi. Buna karşın süt ve et satış fiyatlarımız düşük. Bunun dengelenmesi ve ve düzeltilmesi gerekiyor .Birçok işletmeci hayvanlarını satarak veya kasaba kestirerek sektörden çıkmakta.Çiftliklerin bir çoğu boşalmakta. Sektör açısından bu oldukça üzücü bir durum. Sorunun çözümü için mevcut hayvancılık işletmelerini desteklemeye devam etmekle birlikte genç girişimcilere de daha fazla destek verilmesi gerekmekte” diye konuştu.

BİZ SADECE ÜRETİME ODAKLANMALIYIZ

Hayvancılık alanında verilen emeklerin boşa gitmememsi için daha dikkatli olunması gerektiğine vurgu yapan genç girişimci Ahmet Aydın ise, “Ben genç nesli temsil etmekteyim. Küçük yaştan beri babamın yanında çiftlikteyim. Aynı zamanda Burdur MAKÜ'de veterinerlik eğitimi aldım . Hayvancılık alanında hem alaylı tecrübesine sahibim,hem de yüksek öğretimde alanımın eğitimini aldım. Et ve süt üreten işletmeciler olarak bizim kafamızda bazı sorun ve çözümlerin yerli yerinde olması gerekmektedir. Şunu söylemek isterim ki; sektörümüzde biz sadece üretimimize odaklanalım istiyorum. Öyle dengeli fiyatlar olsun ki, biz en kaliteli, en verimli şekilde üretim yapalım” sözleriyle değerlendirdi sektörünü.

İstikrarın ve güvenin önemine dikkat çekerek konuşmasına devam eden Ahmet Aydın; “Buzağı desteği ve süt desteği çok önemli. Devlet bunu her yıl belirliyor. Ancak yıl içersinde girdi maliyetlerinde öyle artışlar oluyor ki dengelemek mümkün olmuyor. Yetkili merciilerin bunu dikkate almasında büyük fayda var. 50 kilosunu 350 liradan aldığımız yemi bir ay sonra aynı fiyata alamıyoruz. Sürekli zam geliyor. Aynı şekilde mazot ve tohum fiyatları arttıkça araziler ekilip biçilemiyor. Tarlalar boş kalıyor. Böyle olunca da kaba yem tedarikinde sıkıntıya giriyoruz” dedi.

Isparta AFAD İstanbul’da incelemelerde bulundu Isparta AFAD İstanbul’da incelemelerde bulundu

HAYVANCILIKTA YENİ ATILIMLARA İHTİYAÇ VAR

Hayvancılık alanında yeni atılımlara gereksinim duyduklarını ifade eden Ahmet Aydın; “Şu anda biz büyük bir özveriyle çalışmaktayız. Sektörümüze olan  ümidimizi hâlâ korumaktayız. Bu kapsamda entegre şekilde üretimden sofraya yeni bir işletmeyi hayata geçirmek için var gücümle uğraşmaktayım. Bu hem daha fazla istihdam demek, hem de milli ekonomiye daha fazla katkı demektir. Mevcut zorluklara rağmen ben bu işi genç bir girişimci olarak başaracağıma inanıyorum. Isparta merkeze bağlı Bozanönü Köyü yolu üzerinde arsamız hazır. Çalışmalarımıza başladık. Çalışmalar bittiğinde yöremize büyük kapasiteli ve oldukça güzel bir çiftlik kazandırmış olacağız.Dediğim gibi, ben genç bir girişimci olarak kendime güveniyorum. Hepimiz biliyoruz ki hayvancılık, bir taraftan toplumun hayvansal protein ihtiyacının karşılanmasına fayda sağlarken, diğer taraftan da bitkisel üretim yapısına, kırsal refahın gelişmesine büyük katkı sağlamaktadır. Bu bilinçle çalışmalarıma devam etmekteyim” şeklinde konuştu.

KÖYLERİMİZİ TERK ETMEYELİM, ÜRETİME DEVAM EDELİM

Son olarak kendisi gibi kırsalda yaşayan gençlere seslenen  Ahmet Aydın  konuşmasının devamında şu görüşlere yer verdi; “Gençler olarak bizlere büyük sorumluklular düşmekte. Ülkemizin üretimle daha fazla kalkınacağına inancımız tamdır. Bu doğrultuda kırsalda, köylerde yaşayan benim gibi gençlere seslenmek istiyorum. Köylerimizi terk etmeyelim ve tüm zorluklara rağmen tarımsal alanda üretmeye devam edelim” / Elif AKGÜL