Isparta'da son günlerde hava kirliliği artıyor. Daha önce bilimsel olarakta açıklanan hava kirliliği son günlerde ciddi boyutta arttı. Özellikle şehir merkezindeki yoğun kömür ve duman kokusu ciddi boyutlara ulaştı.

Isparta'da 2020 yılında PM10 değeri ortalama yüzde 42,78 olarak ölçüldü. Isparta'da 2018 yılında PM2.5 kirliliğine yüklenebilir ölüm oranı ise yüzde 18 olarak hesaplandı.

Bu veriler sınır değerlerinin üzerinde...

Hava kirliliği dünyanın dört bir yanında sayısız insanın sağlığını riske atıyor. 2020 de Türkiye'de DSÖ tarafından belirlenen sınır değerleri aşan 79 il var.

BİLİMSEL ARAŞTIRMA SONUÇLARI ENDİŞE VERİCİ
National Geographic Türkiye Dergisi, Temiz hava bir insan hakkıdır'başlıklı bir belgesel dosya haber hazırladı. Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala, Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) açıkladığı analizlerden bilimsel bir makale kaleme aldı. NationalGeograhpic Türkiye Dergisinde yayınlanan makalede Ispartayı da kapsayan çok hayati bilgiler yer alıyor.

Hava kirliliği dünyanın dört bir yanında sayısız insanın sağlığını riske atıyor. 2020de Türkiyede DSÖ tarafından belirlenen sınır değerleri aşan 79 il bulunuyor.

Hava kirliliği yılda 7 milyon erken ölüme yol açıyor. Hava kirliliğinin kısmi sorumlusu fosil yakıt kullanımı. Kirlilik, erken ölümlerin başlıca nedenleri arasında yer alıyor. Hava kirliliği tüm dünya genelinde tüm canlıları etkileyen risk faktörlerinden... Türkiyede 2020de Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından belirlenen PM10 sınır değerini aşmayan iki il vardı: Hakkari ve Bitlis Hava kirliliği küresel olarak ölümlere ve hastalıklara yol açan kaçınılabilir temel nedenlerden biri. Dünyada iç ortam hava kirliliği nedeniyle bir yılda çoğunluğu gelişmekte olan ülkelerde olmak üzere yaklaşık 4,3 milyon kişinin yaşamını yitirdiği tahmin ediliyor. Buna ek olarak yaklaşık 3,7 milyon kişi de dış ortam hava kirliliğine bağlı olarak yaşamını yitiriyor.

Hava kirliliği sağlık açısından başta çocuklar, yaşlılar ve yoksullar olmak üzere herkesi etkileyen en önemli çevresel riskler arasında. Sağlığı olumsuz etkileyen temel hava kirleticileri partikül maddeler (özellikle PM2.5), azot oksitleri, kükürt oksitleri ve ozon olarak sıralanabilir. DSÖ olumsuz sağlık etkilerini azaltmak amacıyla yıllık ortalama PM10 derişiminin 20 mikrogram/m3ü geçmemesi gerektiğinin altını çiziyor.

Hava kirliliğine özellikle partikül maddelere maruz kalmak bulaşıcı olmayan hastalıklar açısından önde gelen risk etmenlerinden. Hava kirliliği özellikle doku beslenmesinin bozulması, kalp krizi, felç, kronik tıkayıcı akciğer hastalığı ve kanser açısından risk etmeni.

Dış ortam hava kirliliğine bağlı ölümlerin yüzde 80İkalp hastalıkları ve felç, yüzde 20si ise solunum hastalıkları ve kansere bağlanıyor. Bilimsel çalışmalar küçük çocuklarda hava kirliliği ile solunum fonksiyonu gelişimi, solunum yolu enfeksiyonları ve astım arasında anlamlı ilişki bulunduğunu gösteriyor.

DSÖ tarafından geliştirilen AirQ+ Programı kullanılarak yürütülen bir araştırmada, Türkiyede 72 ilde, 2018de 44 bin 617 kişinin PM2.5 kirliliği nedeniyle erken öldüğü tahmin ediliyor. Aynı araştırmaya göre Türkiyede 2018de tahmin edilen PM2.5 kirliliğine yüklenebilir ölüm oranı illere göre yüzde 1,2-28,17 arasında değişiyor.

KİRLİ HAVANIN ÖLÜMCÜL BEDELİ
Yılda yedi milyon erken ölüme neden olan hava kirliliği düşük düzeylerde dahi zararlı. Ve çözüm bizim elimizde. Hava kirliliği bağışıklık sistemini zayıflatıp solunum yollarında iltihaplanmaya yol açarak, bu noktaya saldıran virüsle mücadelede güçsüz kılıyor.

Kirli hava, karmaşık bir gaz ve partikül karışımından oluşuyor. Bazıları kan dolaşımına geçebilecek kadar küçük olan PM2.5 partikülleri en ölümcül olanlar. 2019da iç ve dış mekânda hava kirliliğinin tüm dünyada yedi milyon civarında ölüme yol açtığı tahmin ediliyor. Rakam küresel ölümlerin yaklaşık yüzde 12sini oluşturuyor.

BİRİNCİL KİRLETİCİLER:
PM2.5
Fabrikalar, egzoz, atık ve odun yakımı, orman yangınları yaygın kaynak. İnce partiküller alveol keseciklerine ulaşıyor ve kan dolaşımına giriyor.
PM10
Kaynakları arasında yollardan kalkan toz, orman yangınları ve egzoz alıyor. Partiküllerin burun ve üst solunum yolunda yakalanıyor; vücudumuzdan hapşırma veya öksürme yoluyla atılıyor.

KÜKÜRT DİOKSİT
Enerji santralleri ile diğer endüstriyel tesislerde yakılan fosil yakıtlar en büyük S02 kaynağı. Doğal kaynakları arasında ise yanardağlar var. Kükürt dioksite maruz kalmak nefes almayı zorlaştırıyor.
Yıkıcı yangınların yol açtığı çevre kirliliği giderek artıyor. Ve uzmanlar şimdilerde yangın kaynaklı dumanın içeriği ve sağlığımız üzerindeki etkilerini araştırıyor.
 

Dolar Ve Euro'da Bu Hafta Son Durum Dolar Ve Euro'da Bu Hafta Son Durum