Ispartaspor yönetiminin lisansa engel borçları ödememesi yüzünden en kötü sezonunu yaşayan Ispartaspor'da, saha gençlere kaldı. Gençler şimdi aslanlar gibi mücadele ediyor. Ama, bunun böyle devam etmesi için gençlere sahip çıkılması gerekiyor.

Yönetimin, aynı aslar konusundaki beceriksizliği gençlere de uygulaması durumunda rezillik artarak devam eder.
 

Köşe yazıma öncelikle Beykoz 1908 A.Ş. maçında sahada aslanlar gibi mücadele eden ve adeta dişini tırnağına takıp elinden geleni yaparak 90 dakika sonunda soyunma odasına 2 - 1 Tık skor ve 3 puanla giden Ispartaspor'un gençlerden oluşan kadrosunu can - ı yürekten kutluyorum.
 

Şimdi maçın teknik değerlendirmesini yapacağım. Bilindiği gibi Ispartaspor'un önceki gün oynadığı Beykoz 1908 A.Ş. Takımı da Is-partaspor'la aynı kaderi paylaşıyor. Çünkü onlar da futbolcularına lisans çıkaramadıkları için sahaya gençlerden oluşan kadro ile çıkıyorlar. Maç öncesi şöyle bir baktığımızda her iki takımın da lig başından bu yana oynadığı 4 maçın 4'ünü de kaybettiğini ve sıfır puan çektiklerini görüyoruz. Dolayısıyla, her iki takım için de bu maç son derece önem taşıyor.

Ispartasporlu gençler maça gerçekten çok iyi başlıyor. Daha ikinci dakikada Samet'in soldan ortasında ön direkte bulunan Recep topa daha düzgün ve kontrollü vurabil-seydi takımın 1 - 0 öne geçmesi içten bile değildi. Öte yandan, 43. Dakikada ise, gençler adeta saç -baş yolduracak bir pozisyonu harcadı.

Recep'in ortasında kale önüne gelen ve kalede kimsenin olmadığı pozisyonda Samet, altı pas içinde bomboş kaleye topu gönderemedi ve zoru başararak topu üstten dışarı attı.
 

Gelelim futbolcuları tek tek değerlendirmeye; Kalede Akın her geçen gün daha iyi kurtarışlar yapmaya başladı. Akın'ın maçın uzatma dakikalarında Beykozlu Şerefin ceza sahası çizgisi üzerinden çektiği ve doksana giden plase şutunu mükemmel bir refleksle kurtarması takımın kazanmasında büyük rol oynadı.

Ancak, Akın'ın vakitten çalma adına kale önünde topu önünde tutup rakip oyuncu gelene kadar bekletmesi çok tehlikeli. Akın bunu Beykoz maçında 4 defa tekrarladı. Eğer, bu harekette en küçük bir hata yaparsa golü kalesinde görür. Buradan kendisini uyarıyorum.

Ispartaspor defansını oluşturan Okan    Osman    İbrahim   ve   Şevki görevlerini yerine getirdiler.

Ancak, zaman zaman beyKoz rorveımı Kaçırarak kaleci Akın'la karşı karşıya kalmasına neden oldular. Bu konularda daha dikkatli olmaları gerekiyor.
 

Orta sahada mücadele eden Özkan, Hüseyin Samet ve İbrahim gerek defansa gerek forvete destek olma çabası içinde oldular. Bu konuda başarılı oldukları dakikalarda Ispartaspor, Beykoz kalesinde ciddi tehlikeler yarattı.

Gelelim Ispartaspor forvetine. Özellikle Recep gol yollarında çok çalışması gerekiyor. Çünkü, Beykoz maçında çok önemli gol pozisyonlarını cömertçe harcadı. Genç olması nedeniyle kendisini bu konuda eleştirmiyorum. Ömer ise takımın en iyisiydi.

İlk yarıda bulduğu pozisyonları harcayan Ömer, ikinci yarıda adeta parladı ve üst üste rakip kalede gol pozisyonları yarattı. Ömer, takımının ilk golünü bizzat kendisi atarken, ikinci golün de asistini yaptı. Ispartaspor'un as futbolcularından olan ancak bir türlü sakatlıklar kendisini bırakmayan Kasım ise, 15 gün önce sakatlanması nedeniyle Beykoz maçında tutuk oynadı. Sakatlıklar Kasım'ı yine buldu ve maçın 29. Dakikasında yerini Şamet Kırmızıgül'e bıraktı.


Oyuna Hüseyin Samet'in yerine giren Cihat, İbrahim Şen'in yerine giren Refik ve Kasım'ın yerine giren Samet Kırmızıgül kendilerine verilen görevi en iyi şekilde yapmanın gayreti içinde oldular. Refik, maça ikinci yarı girmesine rağmen attığı golle, önümüzdeki maçlar için taraftarlara umut verdi.
 

Neticede; Ispartaspor 90 dakika boyunca toplamda 14 defa gol po¬zisyonuna girdi. Bunların 6'sı net gol pozisyonuydu. Bu pozisyonların 4'ünü Kasım, Ömer, Recep ve Sa¬met ile değerlendiremedi. Bunlardan sadece 2'sini değerlendirebildi ve sahadan 2 - 1 galip ayrılmayı başardı.

Gençleri Beykoz maçında istekli ve çok koşan olarak gördüm. Bu beni de önümüzdeki maçlar için umutlandırdı. İnşaalah gençlerimiz bu umutlarımızı boşa çıkarmayacak ve üst üstü gelen mağlubiyetlerden sonra Beykoz maçıyla başlayan galibiyetlere devam edecektir.
 

Burada yapılması gereken yönetimin bu gençlere sahip çıkmasıdır. Eğer, as futbolculara yapıla muamele yani lisansa engel borcun ödenmemesi gibi durum gençlere yapılmamalıdır. Gerçi, gençlerin lisan sorunu yok ama, onlara yaptıkları mücadelenin hakkı verilmelidir. Eğer verilmezse gençler de bir müddet sonra dökülür ve takım da dökülür. Sonra kimse toplayamaz.
 

Saygılarımla. . .