Geçtiğimiz Cuma akşamı Ispartaspor'un olağanüstü genel kurulu yapılacaktı. Ama yapılamadı. Neden mi? Çünkü, 190 bin Merkez nüfuslu İsparta'da Ispartaspor'a sahip çıkılmamasından.

Kongreyi sorarsanız Ispartapor aşkına sadece 35 kişi geldi ve kongre 'çoğunluk' sağlanamadığı için ertelendi.

Yeter artık diyorum ve başka da bir şey demiyorum. Haykıra haykıra dilimde tüy bitti. Nedir bu rezalet? Nedir bu Ispartaspor'un yalnızlığı? Buradan şunu söyleyeyim ki, takım üst liglere çıktığı zaman yani önümüzdeki yıllarda (tabi o zamana kadar ortada Ispartaspor diye bir kulüp kalırsa) yönetime talip olacak leş kargalarına şimdiden söylüyorum.

Sakın Ispartaspor'un yanına yaklaşmayın. Çünkü, geçmiş yıllarda da bunun örneklerini çok gördük. Takım iyi gittiği zaman, takım 2. Lige çıktığı zaman yani kısacası takım para getirmeye başladığı zaman yönetime o kadar çok kişi talipli oluyor ki sormayın gitsin.

Evet, önemli olan takımın iyi gününde yönetime talip olup da kulübü yönetmek değildir. Önemli olan yani gerçek yöneticiysen takımın kötü gününde yanında olur ve talip olarak göreve gelirsin ve takımı iyi bir yerlere getirirsin.

İşte o zaman sana yönetici derim ben. Yoksa, işler zaten yolunda giderken takımı yönetmek çok kolaydır. Onu beşikteki çocuk da yapar.

İşte tüm bu açıklamalardan sonra konuyu Cuma günü akşam yapıla¬mayan Ispartaspor'un olağanüstü kongresine getirmek istiyorum. Bilindiği gibi, Ispartaspor'a 43 yıllık tarihinde en rezil sezonunu yaşatan yönetim kurulu 22 Eylül 2010 tarihinde yani Afyonkarahisarspor maçının ardından 'Biz bu kulübü iyi yönetemedik.

Gerektiği zaman gerekli yerlere ödenecek paraları ödeyemedik' diye değil ha, 'Maçta Belediye Başkanımız sayın Yusuf Ziya Günaydın aleyhine kötü tezahürat yapıldı' diye topluca görevinden istifa etmişti.

Şimdi öğreniyoruz ki, mevcut yönetim yani görevinden istifa eden ancak kongre yapılıncaya kadar görevini resen de olsa yürüten yönetim kurulu tekrar göreve talip miş? Peki şimdi sormazlar mı adama 'Ne yaptınız da ne istiyorsunuz?' diye.

Sanki, kulüp çok iyi yönetiliyor, sanki takım lider ve şampiyonluğun en güçlü adayı da mevcut yönetim tekrar göreve gelmek istiyor. Pes gerçekten pes diyorum başka da bir şey demiyorum.

Bir kişi veya bir yönetim görevini yapamıyorsa o göreve talip olan başka kişi ve yönetimlere bırakmalıdır. Bu konuyu biraz daha açmak istiyorum.

Ispartaspor yönetiminin hataları yüzünden futbolcular Davraz kampını terk ettiğinde durumun iyiye gitmediğini gören Avukat Ülkem Baş önderliğindeki bir ekip yönetimi bir teklif götürerek 'Siz yönetim olarak olağanüstü kongre kararı alın ve kongreye kadar da görevde kalın kongrede görevi biz alalım.

O zamana kadar futbolculara ödenecek yaklaşık 200 bin TL tutarındaki peşinatları ödeyelim, Futbol Federasyonuna da olan lisansa engel 500 bin TL'lik borcu ödeyelim' teklifinde bulunmuştu. Mevcut yönetim ne yaptı? Bu ekip güvenilir değil diye bu teklifi elinin tersiyle itti.

Hadi diyelim bu doğru bir hareketti. O zaman yönetim çıkıp lisansa engel borçları federasyona 'ZAMANINDA' ödeyip ve kulübü de en iyi şekilde yönetecekti ki, teklif veren ekibi haklı duruma getirmesin. Ama bunların hiçbir yapılmayınca teklif veren ekip haklı duruma geçerek 'Bakın bunlar ancak bu kadar yönetebilir, oysa yönetim bize verilseydi bu sıkıntıların hiçbiri olmayacaktı' demekte sonuna kadar haklılar.

Evet, yönetim için İşadamı İsmail Çalışkan'ın ismi geçiyor ve liste hazırlayıp Ispartaspor yönetimine talip olduğu belirtiliyor. Ben burada asla İsmail Çalışkan'ın avukatlığını yapmıyorum ve yapmam da. Ancak, 20 yıldır Ispartaspor kulübünün içinde bulunan bir gazeteci olarak daha iki yıl önce Ispartaspor'un başında kulüp başkanlığı yapmış olan İsmail Çalışkan'ın dönemini de biliyorum ben.

Şuanda mevcut yönetim İsmail Çalışkan'a güvenmiyor olabilir. Ama, iki yıl önce yani İsmail Çalışkan'ın döneminde kulüp bir takım sıkıntılar yaşadı. Ama, inanın o sıkıntılar bu sezon yaşananların yanında devede kulak kalır.

Neticede, Çalışkan ve ekibi gereğini yaptı ve sorunları çözdü. Ama bugün baktığımızda sorunlar çözülecek gibi görünmüyor.

En azından devre arasına kadar durum böyle gidecek. Bu iş bu saatten sonra Futbol Federasyonu üst düzey yönetiminin hatta onun da üzerinde UEFA'nın Türkiye Temsilcisi Şenes Erzik'ten çözülebilir ancak.

Evet, gelelim Cuma akşamı yapılan kongreye. Ispartaspor kongresini yapıyor, Ispartaspor için son derece iyi ve yeni bir dönem başlayacak inşallah diye büyük bir heyecan ve bir şevkle kongrenin yapılacağı Belediye Düğün Salonuna gittim.

O da ne? Salonda yıllardır Ispartaspor'un kongresini gelen tanıdık 25 - 30 kişiden başka kimse yoktu. Bunların da sadece 13'ü Ispartaspor delegesi olduğu için ha-zurun cetveline imza atabildi.

Bende 10 yıllık Ispartaspor delegesi olarak hazurun cetvelinde ismimi aradım ve imzamı attım. Ancak, bir takım bu kadar yalnız bırakılabilirdi. Ancak, bir takım bu kadar kaderine terk edilebilirdi.

Kısacası, diyecek bir kelime yoktu ortada. Neticede 15 dakika daha beklendi ve Kulüp Müdürü Kamil Oral, kongrede çoğunluğun sağlanamadığını belirterek kongrenin bir hafta sonra aynı yer ve saatte yapılacağını söyledi ve kongreyi kapattı.

Buna göre; Ispartaspor'un kongresi 15 Ekim 2010 Cuma günü saat 20.00'de Belediye Düğün Salonunda yapılacak. Bu defa çoğunluk beklenmeyecek.

Bu noktada tüm temennim Ispartaspor'u bu saatten sonra şaha kaldıracak, çok iyi bir yönetim gösterecek ekibin göreve gelmesidir.

Saygılarımla...