Siyaset kazanı kaynıyor.Bu seçimlerde olmasa halk olarak bir şeyleri öğrenme imkanına sahip olamayacağız. İşte ben siyasetin bu yüzünü seviyorum.

Seçimler nedeniyle iktidarı, muhalefeti öyle bir çalışıyor ki eğriler doğrular ortaya dökülüyor,  bu sayede bir çok şeyi öğrenme imkanına sahip oluyoruz . Ortaya konulanların kimisi doğru kimisi eğri ama en azından kendi içimizde muhakeme etme imkanına sahip oluyoruz. Bir başka faydası da birileri kendilerine çeki düzen vermek zorunda kalıyorlar. Bizzat ortaya koymasalar da, en azından nerde yanlış yaptık , hangisi doğru, hangisinin yanlış olduğunun  hesabını yapılarlar. Başka bir güzel tarafı da işte bu.

Bu seçimler olmasa yönetenler yaptıklarıyla yetinip, geçmişleriyle yaşayacaklar.  Seçimler geleceğe bakmaya zorluyor ve yeni hedefler ortaya koymayı sağlıyor.

Gözünü sevdiğimin seçimi, sen nelere kadirsin.O mühür ki,  ne kadar değerliymiş. Seçim geldiğinde, söylemler değişir, vatandaş ağa, paşa oluverir. İktidarından muhalefetine kadar, kapısı çalınmayan cemil cümlenin kapısı çalınır, hali sorulmayanın hatırı sorulur. İşte ben,  seçimin bu yüzünü seviyorum.

 

Dükkanın siftahsız iniyorsa kepengi

Dişli gıcırdıyor, çark dönmüyorsa,

Evdeki bebelerin ekmekleri,

Ziyafet sofralarında ikram ediliyorsa,

Öğrenci Ali, yazacak defter bulamazken

Sokaklar allı morlu afişlerle donatılıyorsa

Ayşe teyzenin evinde çorba kaynamazken

Siyaset kazanı kaynasa ne olur kaynamasa

Yetimler entarisiz, hırkasız gezerken

Etraf bayraklarla, afişlerle süslense ne olur süslenmese

Ecdadımı düşünürüm, gözlerim dolar

Komşum aç yatarken ben ziyafetteysem

Yediğim her lokma haramdır, haram...