KADIN ELİ,
Bayanların el atmadığı bir konu kaldı mı ki? Tabi ki kalmadı.Öylede olması gerekir.Bayanlar toplumun emniyet sibobu gibidir.
Her durumda öyle yada böyle bayan hakimiyeti her yerde vardır. Bayanların hakimiyetini kabullenmek istemeyenler, şöyle etraflıca bir düşünüp, çevrelerini bir incelesinler. Aslına bakarsanız çok da uzaklara gitmeye gerek yok. Kendi evlerindeki hiyerarşik yapıya bir göz atsınlar yeterli.
Az gelişmiş toplumlarda bile, etkisiz görünen bayanlar, aslında hakimiyetin tek sahibidirler. Gelişmiş toplumlara bakıldığında ise, bu çok daha bariz durumda ortaya çıkar. Hele ki bayan eğitim almış ve maddi güce sahipse, artık gerisini telaffuz etmeye bile gerek yok.
Siyaset ki, kurtlar sofrasıdır. Şayet bayanlar, bu arenada da yerlerini alıyorlar. Türkiye genelini bir yere bırakırsak, Isparta bu konuda oldukça mesafe kat etmiş durumda olduğunu görürüz.
Bugün siyasi arenaya şöyle bir göz atacak olursak,
Uz. Dr. Tanseli Çakmak,
Dr. Hasret Yavuz,
Dr. Pınar Topsakal, Av.
Hatice Çetin Gücüyener,
Emekli Öğretmen Ayşe Korkmaz,
İşkadını Şerife Hanım Ekici,
Eski Baro Başkanı Gamze Budak,
Optisyen Gülçin Yıldırım,
milletvekili aday adayları olarak siyasi arenada yerlerini aldırlar.
Bu tablo oldukça sevindirici. Şu yönü ile sevindirici, isimlere bakınca hepside kendi mesleklerinde ve özel yaşantılarında oldukça başarılı kişiler, siyasi arenanın içinde yer almaya karar vermiş olmaları ayrı bir cesaret örneği. Onun içindir ki hepsini de bu cesaretlerinden dolayı kutlamak gerekir.
Bayanların elinin değdiği her yer ayrı bir renge bürünür. Erkeğin başarısı ve başarısızlığında da bayanların rolü çok büyüktür.
Hangi partiden olurlarsa olsunlar, siyaset arenasına katılmış bütün bayan aday adaylarına başarılar dilerim.
VE BİR HİKAYE İLE NOKTALAYALIM;
'Evin telefonu sabaha karşı üç buçukta çaldı. Uyku sersemi adam telefonu açtı.
Telefondaki ses annesine aitti.
Telaşlandı, korktu başlarına bir şey mi gelmişti?
Annesi 'nasılsın oğlum iyi misin?' diye sordu.
Oğlu şaşkın bir ifadeyle 'iyiyim anne hayırdır bir şey mi oldu siz iyi
misiniz?' dedi.
Annesi 'biz iyiyiz bir şeyimiz yok sadece sesini duymak istedim' dedi.
Oğlu da 'anne bunun için mi aradın saat sabahın üçbuçuğu yarında
konuşabilirdik' diyince annesi de 'rahatsız mı ettim oğlum?' dedi.
Oğlu 'evet anne rahatsız ettin' diyince annesi
'30 sene önce sen de beni bu
saate rahatsız etmiştin, doğum günün kutlu olsun'
Sağlıcakla kalın
