-UNESCO Dünya Mirası ilân edilebilir
Boğaz Havası Teke Yöresiˈne has ve Iklık çalgısının ezgi dağarcığını besleyen en zengin kaynaklardan birisi olarak nitelendirilmektedir.  Sözlü ya da sözsüz icra edilen bu kadim gelenek geçmişin izlerini barındıran şifreli bir iletişim aracı olarak tanımlanmaktadır. Teke Yöresiˈne özgü bu Yörük kızlarının köklü iletişim aracı Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) tarafından Kültürel Miras olarak ilân edilebilir. Zira UNESCO, 2017 yılında ˈIslık Diliˈni ˈAcil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Kültürel Miras Listesiˈne dâhil etmişti.

-SDÜˈden kültürel armağan devam ediyor
Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ), geçmişten geleceğe kültür köprüsü kurmaya devam ediyor. Ispartaˈnın değerlerini evrensel boyutlara taşıyan ˈˈSomut Olmayan Kültürel Miras Projesiˈˈ kapsamında derlenen Teke Yöresi Yörüklerinin kendilerine ezgilerinin kayıt altına alındığı Iklık Albümüˈnün beşinci eseri büyük bir hedef ile birlikte yayımlandı. SDÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Genç yürütücülüğünde TRT Ankara Radyosu Sanatçısı Uğur Önür tarafından hazırlanan Iklık Albümüˈnün beşinci eseri ˈˈAnamasˈın Gedikleriˈˈnde ˈˈBoğaz Havası ˈˈnın köklü hikâyesi anlatılıyor. 

Toroslarˈdaki Yörüklerin yaşamlarındaki önemli müzik türlerinden birisi olan Boğaz Havaları, Iklık çalgısının ezgi dağarcığını besleyen en zengin kaynaktır. Özellikle yayla kültüründe, Yörük kızları erkeklerin çalgısına cevaben, boğazlarını çalgı gibi kullanarak, Teke Yöresi'ne has diyebileceğimiz bir gelenek ortaya çıkarmışlardır. Bunu geçmişte, Türk şaman ve baksıların eski dini törenlerinde çıkardığı gizemli sesler ve ezgiler olarak da nitelendirebiliriz. Sözlü ve de sözsüz olarak icra edilen bu gelenek özellikle genç kızlar tarafından evlenmeden önce boğazdaki ˈÂdem Elmasıˈ bölüme, parmağın ritmik aralıklarla vurulup ses tellerine müdahale yoluyla yapılan, sanki çalgı çalar gibi uygulanan bu gelenek, yeri geldiğinde kaval ve ıklık gibi bir çalgıdan ayrılamayacak benzerlikte ve güzellikteydi. Bu yüzden boğazlarını çalgı gibi kullanan kadınlar buna boğaz ya da ümük çalma demişlerdi. Zamanında yörede ün yapan, boğaz çalıcılar da olmuş, onların boğaz ezgilerini çalamayan çalgıcılar ustadan sayılmamıştır. Her obanın hatta her genç kızın kendine ait bir ezgisi olması, müziğin de bir nevi obaların damgaları olduğunu, bu geleneğin yaygınlığını ve köklülüğünü, ayrıca geçmişin izlerini barındıran şifreli bir iletişim aracı olarak da kullanıldığını bize göstermektedir. 

Sevdiğini alamamış bir yiğit, ulu yayla Anamas'ın başında nazlısına şöyle seslenmiş:

Anamas'ın gedikleri
Çatal öter düdükleri
Hiç aklımdan çıkmıyoru
Nazlı yârin dedikleri

Bunu duyan dengini alamamış Yörük kızı da, bu sitemli sözleri sinesine atarak, başlamış boğaz çalmaya...

Bu anlatı; Yiğitlerin Toroslarˈda dağ, taş yankılanan yanık ve sevda yüklü Iklık ve Goval seslerine karşılık, Yörük kızlarının yapmış olduğu "Boğaz Çalma" geleneği üzerinedir. 

-Anamas'ın Gedikleri

Anamas'ın gedikleri
Çatal öter düdükleri
Hiç aklımdan çıkmıyoru
Nazlı yarin dedikleri

Anamas'ın sivri sazı
İçinde yumurtlar kazı
Gelin olmuş gidiyoru
Goca beyin daylak gızı

Anamas'ın öte yüzü
Ala bula geyik izi
Anasının bircik gızı
Yaktı da gavurdu bizi

-Eser Künyesi: 

Kaynak Kişi: Emin Çevik ve Gülistan Katter
Derleyen: Uğur Önür
Yöre: Zerk Köyü- Manavgat/ Antalya
Müzik Düzenleme: Uğur Önür 
Boğaz Sesi: Gülistan Katter
Iklık/ Ritim:  Uğur Önür
Kontrabas: Mert Arslan
Kayıt: Mindo Records
Miks/ Mastering: Ahmet Gökhan Coşkun

Klip Yönetmeni: Eyyüp Aydeniz
Görüntü Yönetmeni: Aykut Harman
Yönetmen Asistanı: Alperen Karaca
Klipte boğaz havasını çalan eserin kaynak kişilerinden Gülistan katter, dansı ile ezgiye eşlik eden Ümmühan Çakır'a teşekkür ederiz.

-Iklık Albüm Projesi
Tanrı Dağlarıˈndan, Toroslarˈa uzanan uzun göç yolculuğunun neticesinde, Antalya ve Isparta'nın ortak yaylalarından Anamas ve çevresindeki Yörüklerle günümüze kadar taşınmış iki telli yaylı bir çalgı olan Iklık; Kazak ve Kırgızlar'a göre kopuzu icat eden büyük Türk ulusu Korkut Ata'nın elinde halka öğüt, yiğitlere güç veren kutlu ve ilahi bir sesti. Eski Türklerdeki Şaman baksıların ayin, fal, sihir ve tedavide kullandığı bu kutlu ses, ulu ozanın elinde ıklıyor, iniliyor, kişniyor, yas tutuyor, adeta konuşuyordu. Iklayan bu kutlu kopuz, Hakas Türkleri'nde ıh ya da ıyık, Tuva Türkleri'nde İgil, Kızgızistan'da Kıl Kıyak, Türkmenistan'da Gıcek ve Anadolu'daki Yörüklerde Iklık adıyla yaşamaktadır. 
Iklık'ın kutsal kayın ağacından gövdesi, deri gerilmiş su kabağı ile birleşir. At kuyruğundan tellerine yay dokununca kutlu sesine kavuşur, ıklamaya başlar. Yörük ozanların elinde bu çalgı dertlerini, öğütlerini, özlemlerini, sevdalarını dile getirdikleri âşık sazı olmuştur. Yörük kızları da bu sevdaya karşılık verebilmek için Orta Asya'dan taşıdıkları boğaz çalma geleneğini sürdürürmüşlerdir. Boğaz havaları; Iklık çalgısı ile çalınan ezgi dağarcığının büyük bölümünü oluşturan, günümüze kadar aktarılmış kadim ezgilerdir. 
Uğur Önür, bu albüm ve klip projesinde; Teke Yöresi Yörüklerinin kendilerine has çalgılarında taşıdıkları büyük kültür mirası olan göç ve yayla ezgilerinden derleyip, hazırladığı 6 eseri sizlerle buluşturmaktadır. 
Iklık albümünün tüm kliplendirme çalışması Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Rektörlüğü Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi (BAP)ˈın desteklediği; Yürütücülüğünü Doç. Dr. Mustafa Gençˈin yaptığı SBG-7468 Numaralı  ˈˈIsparta Kültürel Miraslarˈˈ Projesi kapsamında gerçekleştirilmiştir. Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçıˈya ve BAP birimine ve tüm proje ekibine destekleri için teşekkür ederiz.ˈˈ
#uğurönür #ıklık #yörük

-Iklık Albümü eserlerinin yayın bağlantıları:

-Karanfilim Sarkarım:
https://youtu.be/_rs67RHRajU
-Evlerinin Önü Kaya:
https://youtu.be/ch-29MOsfyk
-Yörük Gider Yaylasına:
https://youtu.be/tXtstRJjNCU
-Gara Devem:
https://www.youtube.com/watch?v=vzbdHxQF38E
-Anamasˈın Gedikleri (Boğa Havası):
https://www.youtube.com/watch?v=IP5bbywLbKs


 

İlçe Müftüleri Mayıs Toplantısı yapıldı İlçe Müftüleri Mayıs Toplantısı yapıldı