Seçimlere kısa süre kala muhalefet partilerinin vaatleri kamuoyu tarafından tartışılırken, söz konusu vaatler arasında yer alan asgari ücretlerin artırılması ön plana çıktı.

İş dünyasının temsilcileri ise kendileri için önemli maliyet unsuru olan çalışanların ücretlerin artırılmasının hem işverenin üzerindeki maliyetleri artıracağını ve bunun çalışanları da olumsuz etkileyeceğini ifade ediyorlar.

-"Bunlar popülist vaatler"

Konuyla ilgili AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, asgari ücretlerin artırılmasına ilişkin vaatlerin 1980 öncesindeki "Kim ne verirse ben 5 fazlasını veriyorum" anlayışını hatırlattığını belirterek, bu vaatlerin Türkiye'nin gerçekleriyle uyuşmadığını söyledi.

Asgari ücreti sadece işçinin cebine giren para değil aynı zamanda birçok şeyin ölçüsü olan bir hesaplama yöntemi olarak değerlendirmek gerektiğini ifade eden Özdebir, "Asgari ücreti artırıyorum, dediğiniz zaman aslında bir bakıma maliyetleri de artırıyorsunuz ki bu durum aslında işçilerin harcama maliyetlerini de artıracaktır. Bu açılardan baktığımda bu vaatleri popülist vaatler olarak görüyorum" dedi.

Buna karşın ekonomiye ilişkin konuların seçim döneminde tartışılmasının güzel olduğunu kaydeden Özdebir, şöyle konuştu:

"Merkez Bankasının bir araştırmasına göre çalışanların yüzde 35'i asgari ücretli, asgari ücreti artırmak bu oranı artırmaktan başka bir işe yaramaz. Burada önemli olan istihdamın üzerindeki yüklerin kaldırılmasıdır ki bu yükler piyasayı olumsuz etkiliyor. AB ülkelerinde istihdamın üzerindeki yükler yüzde 30 seviyelerindeyken bizde yüzde 85 civarında. İşçi açısından değerlendirildiğinde, işçi kesimi doğal olarak kazandığı para ile ilgileniyor. Vergi yükü ne kadar, SGK primi ne kadar? Pek fazla bilmiyor. Dolayısıyla istihdamın üzerindeki bu tarz yükler azaltıldığında zaten işçi de daha çok kazanacaktır."

Çalışan kesimin refah seviyesinin artmasını için istihdam artışının sağlanmasının önemine işaret eden Özdebir, işçiliğin pahalı hale getirilmesinin ise istihdam yaratmak isteyenleri yatırım fikrinden uzaklaştıracağını sözlerine ekledi.

- "İşvereni kayıt dışına yöneltebilir"

Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Başkanı Celal Koloğlu da işverenlerin de siyasi parti liderleri gibi çalışanlara iyi bir yaşam kalitesini sunmak istediklerini ifade etti.

Buna karşın ücretlerin, işverenlerin en önemli maliyet kalemlerinden olduğunun gözden kaçırılmaması gerektiğinin altını çizen Koloğlu, "Asgari ücret düzeyinin artması genel ücret düzeylerini de yükseltecek, işverenlerin maliyetlerini artıracaktır. Yüksek ücret düzeyleri işverenleri kayıt dışına yöneltebilir veya daha az sayıda personel ile çalışmasına neden olabilir" değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'de sendikalılaşma oranının yüzde 9,21 gibi düşük bir seviyede olduğunu belirten Koloğlu, işverenlerin maliyetlerini arttıracak uygulamaların kayıtlı ve sendikalı işçi sayısının daha da azalmasına yol açacağını kaydetti.

Kendilerinin de istihdam yaratmak ve daha fazla ücretle işçi çalıştırmak istediklerini dile getiren Koloğlu, ancak bunun mevcut bütçe kaynaklarını kullanarak yapmak yerine istihdam potansiyelini harekete geçirecek yatırımlar gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi.

Kamu bütçesi dengesinin sağlanmasının Türkiye'nin en önemli ekonomik konuları arasında yer aldığına dikkati çeken Koloğlu, "Uygulanacak politikalar kamu maliyesinde sıkıntı yaratmamalıdır. Çalışma hayatı için kesin çözüm inşaattan, sanayiye, tarım sektörüne ve hizmetlere kadar her alanda girişimcileri yatırım yapmaya teşvik eden politikalar ile istihdam düzeyini arttırmaktır" dedi.

- "Kaynak belirtilmeli"

LİMAK Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir de iş dünyası kendilerinin de çalışanların standartlarının yükselmesini ve daha iyi şartlarda istihdam sağlamayı istediklerini belirtti.

Buna karşın çalışanların standartları yükseltilirken bunun ekonomik gerçeklere de uygun olması gerektiğinin altını çizen Özdemir, "Asgari ücretin yükseltilmesi herkes Netspor açısından kulağa hoş gelse de bunun kaynağının ve ne şekilde yapılacağı belirtilmeli. Asgari ücretlinin üzerindeki vergi yüklerinin hafifletilmesi belki daha anlamlı bir açılım olabilir" diye konuştu.