Yılmaztürk açıklamasında; ‘Isparta-Antalya Dereboğazı yolu geçmişte Ispartamızın ileri gelen, ileriyi görebilen, çalışkan insanlarının büyük bir azimle ancak bir noktaya getirebildikleri, buna rağmen aradan geçen 28 yıla rağmen taş üstüne taş konulmayan, adeta kendi kaderine terkedilen ve çeşitli bahanelerle görmezden gelinen ve üzeri kapatılan bir sorun yumağı halinde beklemektedir. Bu yol her seferinde ölümlü kazalara mahal vermekte, yaralı kurtulanlar şükretmektedir. Canını kurtaranlarsa bu sefer de yitirdikleri mallarına, araçlarına yanmakta, yine de bu yolun düzenlenmesi konusunda seslerini duyuramamaktadırlar.

Dereboğazı yolu; Isparta için çalışan bir avuç girişimcinin azminin zaferidir.

Rahmetli Hacı Kazak, rahmetli Hacı Necati Çelik, rahmetli Kadir Gülsoy, rahmetli Kadir Boylu ve rahmetli Yorgancı Memiş tarafından kurulan Dereboğazı Yolu Yaptırma Derneği’nin çalışmaları 70’li yıllara dayanır ve bu çalışmaların sonucunda Kazak-1 ve Kazak-2 tünelleri hizmete açılmıştır. Ispartalı bir grup mücahidin ve Isparta sevdalılarının ömürlerini adadıkları, bıkmadan, usanmadan, ufukları aşan girişimleriyle oluşan bu yol ilimiz için adeta bir destan değerindedir.

80’li yıllarda dönemin başbakanı Turgut Özal’ın devlet programına aldığı bu yol ancak 1991 yılında DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel’in iktidara gelmesiyle ve onun yoğun çabalarıyla bugünkü şeklini almıştır. Böylelikle Isparta’yı Türkiye’nin tarım ve turizm cennetine yani Antalya’ya bağlayan bu yol böylece Isparta’nın ve Ispartalının can suyu olmuştur. Bu yol aynı zamanda Isparta’nın ekonomisini ve turizmini canlandırmakla kalmamış, ulaşım ağı bakımından İstanbul-Antalya yolu olarak da kullanılmıştır.

 9. Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel zamanında, 23 Eylül 1995 tarihinde Karayolları standardında tek şeritli bir şehirlerarası yol olarak hizmete açılan bu yol Isparta için önemli bir yol haline gelmiştir. Çünkü bu yolla Isparta, rahmetli Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi “medeniyete açılan bir kapı”ya kavuşmuştur.


Güzergahta 11.675 m (toplam 23.350 m) uzunluğunda 8 adet çift tüp tünel ve 1.300 m (toplam 2.600 m) uzunluğunda 12 adet çift köprü ve viyadükle birlikte proje çalışmaları tamamlanmıştır.

Toplam uzunluğu 104 km olan projenin Antalya bölümünde 24 km Isparta bölümünde ise 10 km’si bölünmüş yol olarak tamamlanmıştır. Projeden anlaşıldığına göre geriye kalan 70 km yolun 13 km’si zor ve çok zorlu parkurdur. 70 km - 13 km = 57 km’sinin çoğunluğu küskülük  zemindir. Yol yapımı açısından kolay veya orta zorluktadır. Bu 57 km’lik kısmın en kısa zamanda yatırım programına alınıp yapılmasının hiçbir zorluğu ve parasal yükü yoktur. Böylelikle yolun 91 km’si bölünmüş yol olmasıyla daha güvenli bir şehirlerarası yol olma özelliğini kazanacaktır. Nitekim, Antalya-Alanya ve Antalya-Kemer yolu da bu şekilde, kolaydan zora doğru yapılmıştır.

Son 28 yılın özeti: Pek çok can ve mal kaybı; tıpkı yaşadığımız depremde olduğu gibi...

2020 verilerine göre günde 12.494 araç yükü olan mevcut yol bu yükü taşıyamaz durumdadır. Hemen her gün ağır hasarlı ve ölümcül kazalarıyla Türkiye’nin en riskli yollarından biridir. Bunun en önemli sebebi ulaşım ağı bakımından önemli bir bağlantı yolu olarak rağbet görmesi ve sürekli kullanılmasıdır. Bugün, bu yol, ihtiyaca cevap veremez durumdadır.


Buna rağmen, Isparta’nın çeşitli kademelerdeki yöneticileri ve milletvekilleri ısrarla bu yolun bitirilmediğini reddetmiş ve bir sorun olmadığını ileri sürmüşlerdir. Oysa, aklın egemenliğinin yerini liyataksizliğin, işgüzarlığın ve işbilmezliğin aldığı bu sorunlu süreç pek çok cana ve mala mal olmuştur. Aslında son 28 yılın özeti tam da budur.

Bu yolu kullanan hiçbir Ispartalı hemşehrimiz güven içinde gidip geldiğini söyleyemez.

Isparta Dereboğazı yolunun bölünmüş yol yapılmasının haklı gerekçeleri:

Minikler Sıfır Atık Defilesinde Boy Gösterdi Minikler Sıfır Atık Defilesinde Boy Gösterdi

Mevcut çift yönlü yol yoğun trafik yükünü çekemez durumdadır. 2020 verilerine göre günde 12.494 araç kullanmakta bu yoğun kullanımda ölümcül kazalarla Türkiye’nin en riskli yollarından biri durumundadır.

Antalya Havaalanına doğrudan bağlantılıdır ve Kuzey Antalya otoyolu projesiyle de kesişmektedir.

Isparta’nın turizm giriş kapısı olan Karacaören baraj havzası bu yol güzergâhındadır.

Dereboğazı taşıdığı eşsiz orman ve göl manzarasıyla Türkiye’nin en güzel doğa manzaralı yollarındandır.

Burdur-Antalya karayolunun özellikle dini bayramlar ve önemli günlerde trafik taşıma kapasitesinin çok üstüne çıkmakta ve kilitlenmektedir.

Dereboğazı yolu bölgesinde Antalya’ya ulaşımda en uygun alternatif yoldur.

Sonuç: Yol medeniyete uzanan bir köprüdür

1970’li yıllarda büyük bir azmin zaferi olarak başlayan ve 1995 yılında açılan Dereboğazı karayolu aradan 28 yıl geçmesine rağmen aynı şekilde bırakılmış, geliştirilmemiş ve modern ulaşım olanaklarından yoksun bırakılmıştır. Bu Ispartalının da medeniyetten yoksun bırakıldığının bir göstergesidir.

Bu yolun 57 km lik kısmının yapımına en kısa sürede ve vakit kaybedilmeksizin başlanmalı ve ivedilikle tamamlanarak kazaların ve ölümlerin önüne acilen geçilmelidir.

1995 yılında Rahmetli 9. Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel tarafından trafiğe açılan Dereboğazı yolunun tamamının bölünmüş yol olarak trafiğe açılması İYİ Parti iktidarında bize nasip olacaktır.

Isparta-Antalya Dereboğazı yolunun bölünmüş yol yapılması bir lüks değil bir zorunluluktur.