Milli Eğitim Müfettişleri sınav için rapor alan öğrencilerin peşine düştü gidiyor. Sayın yetkililer sizin çocuklarınız, yeğenleriniz, yakınlarınız hiç sınava girmedi mi? Onlar rapor almadı mı? Önemli olan başarı mı, devam mı?

Son haftalarda Isparta Milli Eğitim ilginç bir uygulamaya imza atıyor. Bilmiyorum ama belki de bütün Türkiye'de aynı uygulama vardır. Bizi ilgilendiren yer Isparta. Herkesin malumudur ki, Üniversitesi sınavı ile SBS'ye girecek öğrenciler son aylarda rapor alır ve okula gitmezler. Nedeni ise sınavlara daha iyi hazırlanmak ve başarılı olabilmek.

Yıllardır ülkemizde durum böyledir. Milli Eğitim Bakanlığı ise her yıl ikinci dönem "raporlarla" ilgili genelge yayınlar. Ama sistem böyle devam eder.
 
Bu yıl çok ilginç bir uygulama yaşanıyor. Milli Eğitim Müfettişleri okullara gidiyor, lise ve orta son sınıflarındaki devam - devamsızlığa bakıyor, rapor alan öğrencileri tespit ediyor. Rapor alan öğrenci fazla ise okul idarecilerine bazı sorular - soruluyor. Sanki okul idarecisi raporu kendi aldırıyor.
 
Bazı müfettişler dersanelere gidip, öğrencilerin gelip - gelmediğini kontrol ediyor. Nedeni ise şu."Okula rapor alarak gelmeyen öğrenci, nasıl oluyor da dersaneye geliyor" diye.
 
Allah aşkına neyin kontrolünü yapıyorsunuz? Sanki ortada kanun kaçağı var, raporlar yasal olmayan bir işlem için alınmış.
 
Öğrenciler sınavlar başarılı olmak için herkesin yaptığını yapıyor. Bu işten hiç kimsenin zararı yok. Ama başarının gelme ihtimali var.
 
Öğrenciler sınavlar başarılı olmak için herkesin yaptığını yapıyor. Bu işten hiç kimsenin zararı yok. Ama başarının gelme ihtimali var.
 
Sayın Milli Eğitim Müdürü Sabri Caner: Nasıl oluyorda müfettişlerinizi böyle bir iş için görevlendiriyorsunuz? Bakanlığın emri olabilir. Ama bakanlığın her emri bu şekilde yerine getirilmeyebilir. Size kanunsuz iş yapın, bakanlığın emrini dinlemeyin demiyoruz. Ama her işin bir adabı, usulü var.
 
Sanki Sayın Müdürün ve Sayın Müfettişlerin hiç çocukları, yakınları, yeğenleri sınava girmedi veya girmeyecek. Sanki onlar rapor almadı, almayacak.
 
Ne olur biraz empati yapsanız, kendinizi karşınızdakinin, öğrencinin, velinin yerine koysanız.
 
Eğitimin kalitesinin artması, başarının yükselmesi için bu kadar çalışılsa Isparta eğitimi hak ettiği yeri bulur. Hiç kimse kusura bakmasın ve hayatın gerçekleri ile örtüşmeyen bir uygulama ile hem öğrencileri, hem velileri, hem okul idarecilerini, hem dersaneleri rahatsız etmenin ne anlamı var. Sınava 1 ay gibi bir süre kalmışken, olumsuzluk yaratacak işleri neden yapıyorsunuz?
 
Eğitime, sisteme, insanlara hiçbir katkısı olmayan denetimleriniz yüzünden 1 öğrenci başarısız olsa bunun vebalini nasıl vereceksiniz?
 
Sistemin değiştirilmesi için çalışın, sistem içinde sistemin oyuncularını rahatsız etmek için değil.
Allah aşkına sizler başka bir ülkede mi yaşıyorsunuz? Çocuklar geleceklerini düşünüyor, bizim yetkililer, "Neden rapor alındı? Sınıflar neden boş? Okula raporlu olarak gelmeyen öğrenci dersaneye nasıl gider" sorularını soruyor.
 
Herkes şunu çok iyi anlasın artık: Isparta’da öğrencide, velide devletin sisteminde eğitim adına bir şey alamayacağını anladı. Çünkü idarecilerin eğitimin kalitesini artırmak için yaptığı veya yapacağı bir şey yok. idarecilerden kastım üst düzey idarecilerdir. Çünkü ne yazık ki Milli Eğitim Bakanlığının bu konuda yaptığı bir icraat yok. Bana göre lüzumsuz konularla uğraşıyorlar.
 
ÖĞRETMENLERİMİZ EMEKLERİ
 
YGS’ de Isparta’nın Türkiye 4 ve 7. si olmasının ardından yazdığım yazı üzerine bazı öğretmen dostlarımın sitem ettiğini öğrendim.
 
Bu sitemi haksız buluyorum. Ben yazılarımda öğretmenlerimizin katkılarının olmadığını yazmadım. Tam tersine öğretmenlerimin emeklerinin büyük olduğunu belirttim ve Kanal 32'deki Basın Kulübü programında da söyledim.
 
Eksik bilgi veya yanlış anlama olduğunu düşünüyorum. Öğretmensiz başarı ve eğitim olması mümkün mü? Eğitim sisteminin temel taşı öğretmenlerimizdir.