Dr. Yavuz, antimikrobiyal direncin, mikropların kendilerini öldürmek için kullanılan ilaçlara karşı direnç geliştirmesi sonucu ortaya çıktığını söyledi. Bu durumun enfeksiyonların tedavisini zorlaştırdığını, hastalıkların yayılımını artırdığını ve ölüm riskini yükselttiğini kaydeden Yavuz, “Antibiyotik direnci sadece gelecekte bir tehdit değil; halihazırda sağlık sistemine, çevreye ve ekonomiye zarar veren ciddi bir sorundur” dedi.

Yanlış Kullanım Direncin Başlıca Kaynağı

Dr. Yavuz, gereksiz antibiyotik reçeteleri, hastaların ilaç kullanımında önerilen doz ve süreye uymaması ile viral enfeksiyonlarda antibiyotik kullanımı gibi hataların direncin artmasında başlıca etkenler olduğunu belirtti. “Özellikle üst solunum yolu enfeksiyonlarının büyük kısmı virüs kaynaklı olmasına rağmen hâlâ antibiyotik reçeteleniyor. Ayrıca hayvancılıkta uygunsuz antibiyotik kullanımı da direncin yayılmasına katkı sağlıyor” diye ekledi.

Mücadele Toplumun Ortak Sorumluluğu

Dirençle mücadelede yalnızca hekimlerin değil, tüm toplumun görevli olduğuna dikkat çeken Dr. Yavuz, hastanelerde uygulanan antibiyotik yönetim programlarının bu süreçte kritik rol oynadığını söyledi. Bu programlar sayesinde doğru antibiyotiğin doğru hastaya, doğru dozda ve doğru süreyle verilmesi sağlanıyor.

Vatandaşlara Öneriler

Antibiyotikleri yalnızca hekim reçetesiyle ve önerilen dozda kullanmak,

Tedavi süresi tamamlanmadan ilaçları bırakmamak,

Eller yıkamak, aşılama ve hijyen önlemlerine dikkat etmek,

Direncin yayılmasını önlemede en etkili adımlar olarak öne çıkıyor. Dr. Yavuz, “Antimikrobiyal direnç yavaş ilerleyen ama durdurulmadığında büyük sorunlara yol açabilecek bir krizdir. Bu krizle başa çıkmak için uygun sağlık politikaları, hekimler arası iş birliği ve toplumun bilinçlenmesi şarttır” dedi.

SDÜ YETEM-İş Dünyası Buluşması Gerçekleştirildi
SDÜ YETEM-İş Dünyası Buluşması Gerçekleştirildi
İçeriği Görüntüle

Kaynak: ozyalvac.com