Haber 32 İnternet Sitesi ve Ekspres Gazetesi olarak Hediye Un Fabrikası İşletme Müdürü Mehmet Altunbaş ile buğday ve un sektörünü konuştuk. Bilinmeyenleri, merak edilenleri sorduk.
HEDİYE UN ARANILAN MARKA OLDU
Hediye Un olarak yılların getirdiği bilgi, birikim deneyim ve tecrübe ile yollarına devam ettiklerini ifade eden Mehmet Altunbaş; “Biz fabrika olarak günlük ortalama 180 ton buğday işliyoruz. Unumuzu gramaj olarak küçük, orta boy ve büyük boy şeklinde ambalaj ediyoruz. Elde ettiğimiz unu genel olarak iç piyasaya veriyoruz. Liman bölgelerine uzak olduğumuz için ihracat yapmıyoruz. Antalya, Denizli, Afyon, Muğla gibi yakın illere gönderiyoruz. Ağırlıklı olarak turizm bölgelerine çalışıyoruz. Ayrıca şunun altını çizerek belirtmek istiyorum, biz profesyonel üretim yapıyoruz. Piyasada genelde ikinci sınıf buğdaylardan elde edilen unlar var. Biz birinci sınıf olan en kaliteli buğdaydan üretim yapıyoruz. Bu da artı bir kalite oluyor. Sürekli laboratuvar ve ar-ge çalışmalarına önem veriyoruz. Tabi bütün bunlar birinci sınıf un olarak bize geri dönüyor. Bu doğrultuda hediye un aranılan marka oldu.” dedi.
UN KALİTESİNE DİKKAT EDİLMELİ
Un kalitesinin öneminde dikkat çeken Mehmet Altunbaş; “Müşteri memnuniyeti bizim için çok önemlidir. Ev hanımları bir misafirleri geleceği zaman hemen bir kek çırpmak isterler, pasta yapmak isterler, bazlama veya börek yapmak isterler. Hamuru istedikleri gibi olmayınca acaba neyi yanlış yaptım veya neyi eksik kattım diye düşünürler. Halbuki şeker, yağ, su ve un miktarında yanlışlık yoktur. Burada yanlış olan unun kalitesidir. Ununuz ikinci sınıf buğdaydan elde edildiyse hamurunuzda ona göre olmaktadır. Her un aynı kalitede değildir. Vatandaşlarımız lütfen buna dikkat etsinler” diye konuştu.  
DESTEKLEMELER ÇİFTÇİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
“Türkiye’nin yıllık ortalama 20 milyon ton civarında buğday üretimi var. Tabi bu rakam yağış durumlarına göre değişebiliyor. Bu seneki yağışlar şuana kadar normal düzeyde seyretti. Nisan ortasında alacağımız yağışlarda inşallah istenilen düzeyde olur ve buğday verimimiz yükselir diyoruz. Burada en büyük sıkıntı boş tarım arazilerinin fazla olmasıdır. Vatandaş maliyetleri kurtarmıyor diyerek tarlasını boş bırakıyordu. Ancak son iki yıldır devlet tarafından uygulanan yüksek taban fiyat uygulaması buğday üreticisini memnun etti. Buna ilaveten mazot ve gübre destek miktarları da arttırıldı. Tüm bu destekler üretici açısından iyi oldu. Para kazanmaya başlayan üretici şimdi arazisini boş bırakmıyor.” dedi.
UN İHRACATINDA TÜRKİYE LİDER ÜLKE
Türkiye’nin un ihracatında dünya geneleninde ilk üç ülke arasında olduğuna vurgu yapan Mehmet Altunbaş; “Üretilen buğdayların tamamının sadece ekmekte değil, makarna, bulgur ve yem üretiminde de kullanılmaktadır. Bazen kamuoyunda tartışılıyor. Türkiye tarım ülkesi olmasına rağmen buğday ithal ediyoruz diye eleştiriler yapılıyor. İşin aslı öyle değil. Türkiye ihracat karşılığında buğday ithal ediyor. Hammaddeyi alıyoruz ve mamule dönüştürerek ihraç ediyoruz. Buğdayı alıyoruz ve geriye un olarak ihraç ediyoruz. Milli ekonomiye ve istihdama daha fazla katkı sağlamış oluyoruz. Türkiye şuanda un ihracatında lider ülke konumundadır.” diye konuştu.
İbrahim Demirayak


 

Muhabir: Haber Merkezi