Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümünde yapılan araştırmada Türkiye'de bilinen 54 sivrisinek türüne 8 yeni tür daha eklendi. Bu türden bir tanesi de Isparta’da bulunuyor. Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümünde yapılan araştırmada Türkiye 'deki sivrisinek türünün bilinenden fazla olduğu ortaya çıktı.

Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü Araştırma Görevlisi Filiz Günay, Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumunca düzenlenen "Vektörlerle Bulaşan Hastalıklar Sempozyumu"nda açıklanan "Türkiye'deki Sivrisinek Türleri Araştırmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Buna göre araştırmanın başladığı 2010 yılında Türkiye'de 54 sivrisinek türü bulunduğu kabul ediliyordu. 4 yılda bulunan 8 yeni türle bu sayı 62'ye çıktı.

SADECE DİŞİLER KAN EMİYOR

Günay, sivrisineklerin tümünün kan emmediğini ve hastalık bulaştırmadığını söyledi. Günay, tüm türlerde sadece dişilerin yumurta üretmek için kan emdiğini, Türkiye'deki türlerden sadece "Anofel süperpiktus" ile "Anofel sakharovi"nin sıtma yaydığını bildirdi. Sivrisineklerin özel yaşam alanları bulunduğunu, türlerinin bilinmesinin bu canlılardan bulaşan hastalıklarla mücadelede önem taşıdığını vurgulayan Günay, "İlaçlama çalışmalarının her yerde yapılması faydalı olmayabilir. Türleri ve nerede yaşadıklarını bilirsek bunlara karşı ilaçlama yapmak daha kolaylaşır" dedi. Günay, yaptıkları araştırmaya göre Türkiye'de saptanan sivrisinek türlerinden sıtma yaptığı bilinen "Anofel süperpiktus" ile "Anofel sakharovi"nin Konya, Muğla, Isparta, Burdur, İçel, Antalya, Adana, Hatay, Osmaniye, Şanlıurfa ve Çankırı'da bulunduğunu bildirdi.

TÜRKİYE'DE YERLİ SITMA TÜRÜ YOK

Türkiye'deki durumla ilgili bilgi de veren Günay, "Türkiye'de yerli yeni sıtma vakası yok. Sadece nüks vakalarla yurt dışı kaynaklı sıtma vakaları görülüyor. Sıtma bulaştırabilme özelliği olan bir sivrisinek, önce yurt dışından gelen sıtma mikrobu taşıyan birini daha sonra sağlıklı birini ısırırsa hastalık bulaştırabilir. Bu nedenle bu tür sivrisineklerle mücadele önemli" diye konuştu.

BATI NİL VİRÜSÜ

Sivrisineklerin neden olduğu hastalıklardan birinin de Batı Nil Virüsü olduğunu, buna da "Culex pipiens" denilen sivrisinek türünün yol açtığını anlatan Günay, söz konusu virüsün Edirne ve Mersin'de bu tür sivrisinekte tespit edildiğini bildirdi. Günay, diğer illerde de devam eden çalışmaların bu tür üzerine yoğunlaştığını ancak risk taşıyan diğer türlerin de araştırıldığını ifade etti.

ÖNERİLER

Bir çok ülkeye komşu olan Türkiye'nin çok sayıda dışarıdan göç aldığına dikkati çeken Günay, şu önerilerde bulundu: "Ülkemiz iklimsel değişikliklerden etkilenmektedir ve birçok vektör türün, parazit ve virüslerin geçiş bölgesindedir. Böyle bir ortamda, sorun sıtmanın çok ötesindedir. Dolayısıyla istenmese de, kontrol altına alınan sıtmanın yanı sıra başka vektör kökenli hastalıkların bu coğrafyadan geçmesi beklenebilir. Bu açıdan, ekip ve ekibin tecrübesi hareket kabiliyetini hızlandırır ve müdahale zamanını kısaltır."
Muhabir: Haber Merkezi