Ev sahipleri, kiracılarını çıkarmak için yasal süreçlerle karşı karşıya kalıyorlar. Rastgele bir şekilde kiracıyı evden çıkarmak oldukça zorlu bir süreç gerektiriyor.
Ev sahipleri, hızlı bir tahliye talebinde bulunmak için bazı yöntemlere başvuruyorlar. Bu yöntemler arasında, birinci dereceden akrabanın evde oturacağını belirtmek de bulunuyor.
Yeni bir ev tutmanın gitgide zorlaştığı, ekonomik buhranın arttığı günlerde kiracıların korkulu rüyası evden çıkarılmak oluyor. Düzenin sil baştan değişecek olması bile ev değiştirme konusunu stresli bir durum olarak kiracıların karşısına çıkarıyor.
Ancak ev sahipleri, hoşnut olmadıkları kiracıları çıkarmak için her yolu deniyor. Gerek düşük kalan kira bedelini yükseltmek gerekse sorun yaşadığı kiracıyı çıkarmak isteyen ev sahipleri, yasalara uygun şekilde nasıl kiracının tahliyesini isteyebileceğini araştırıyor.
Ev sahiplerinin kiracı çıkarmak için en uygun yöntemi kullanmaları gerekiyor. Çünkü rastgele kiracının tahliyesini istemek hiç kolay olmuyor.
Kiracılar ile ev sahipleri arasında yaşanan anlaşmazlıklar bir yere varamadığında kiracılarının tahliyesini isteyen ev sahiplerinin başvurabileceği yasal yollar bulunuyor.
Yasalar ışığında ev sahiplerinin kiracıları hızlı şekilde tahliye edebilmelerinin bir yolu yok. Yani kira sözleşmesi sonlansa bile tahliye talep hakkı bulunmuyor. Ancak arada büyük anlaşmazlıkların ve bazı detayların bulunması gerekiyor.
Ev sahiplerinin en hızlı tahliye talebinde bulunabilmelerinin yolu, birinci dereceden akrabanın evde oturmaya başlayacağının söylenmesi oluyor. Halk arasında “Almanya’dan oğlum geliyor” şeklinde bilinen kiracıyı çıkarma yönteminde de bazı şartlar bulunuyor.
Eğer ev sahibi kiracının tahliyesini bu nedenle talep ettiyse, kiracının evden çıkmasının ardından en az iki yıl boyunca birinci dereceden akrabanın o evde yaşaması şartı bulunuyor. Eğer yakın akraba eve taşınmazsa, ev iki yıl boyunca başka birine kiraya verilemiyor ve boş tutulması gerekiyor.
Ayrıca ev sahipleri, kiracılarına dava açarak 10+1 yılın tahliyesini talep edebiliyor veya yeni sözleşme yaparak kirayı değiştirebiliyor.
Kira sözleşmesi bir yıllık süre için yapılmışsa en az üç ay önce bildirimde bulunmak şartıyla 12. yılın sonunda, 12 yıllık kiracıyla olan kira sözleşmesi ev sahibi tarafından sonlandırılabiliyor.
TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİ İŞE YARAR MI?
Tahliye taahhütnamesinin işe yarayıp yarayamayacağı da ev sahiplerinin merak ettiği bir nokta oluyor. Kiracılar da bu konuda endişe sahibi. Ev sahipleri tadilat yaptırmak istediği için kiracının evi boşaltmasını talep edebiliyor ancak bunun önceden sözleşmede olması gerekiyor.
Böylece ev sahibi tahliye taahhütnamesi ile kiracısını çıkarabiliyor. Bunun için açılan davada eğer kiracı eve hasar vermediyse, eve doğru şekilde baktıysa ve kirasını düzenli şekilde ödüyorsa ev sahibinin işi zorlaşabilir.
Ev sahibi, kiracıyı kolay yoldan çıkarabilmek için kira tespit davası ile kira uyarlama davası açabilir. Kiranın diğer eşdeğer konutlara göre daha düşük kalması nedeniyle açılan dava olabiliyor ancak bunun için 5 yıl geçmesi gerekiyor. Bu yollarla ev sahipleri tahliye talep edebiliyor ve kiracıların dikkatli olmaları gerekiyor.
